Bu yazıyı geçen yıl bu zamanlar yazmıştım. Aynı yazıyı kısaltarak bir kez daha yazıyorum. Amacım bilgi sahibi olmak. Çünkü bu metruk konusu Kütahya’mız için çok önemli. Yazımın hitamında bir soru sorarak bu mevzuyu şimdilik kapatacağım.
30 Ekim günkü gazetemizde, ‘Metruk binalar tespit edilsin’ başlığını görünce” Oh nihayet terk edilmiş, kullanılmayan, yıkık dökük tehlike saçan, mezbelelik haline gelmiş metruk binalardan kurtulacağız dedim.” Çünkü yıllardır bir türlü çözülemeyen, şehir trafiğini alt-üst eden, modern şehirleşmeyi önleyen, bir takım pis işlerin olduğu, üzücü hadiselerin yaşandığı, uyuşturucu kullanıcılarının mekânı haline geldiği söylenen metruk binalar tespit edilerek gerekenler yapılacak.
Bitmeyen çilemiz metruk binalar birçok kez gündeme getirilmesine rağmen Germiyan sokağı dışında öyle köklü bir çare bulunmadı. Palyatif tedbirler yerine daha radikal çözümlerden yana olan Sayın Vali’nin, metruk binalarla ilgili harekete geçmesi şehrimizin geleceği adına önemli bir gelişme. İçişleri bakanlığının talimatı çerçevesinde bir koordinasyon oluşturan Vali Ali Çelik, bu hususta değerlendirmelerde bulunarak uyuşturucuyla mücadeleyi etkili biçimde sürdüreceklerini, asla müsamaha göstermeyeceklerini ifade ederek insanlarımızı bu zehirden kurtarmak amacıyla ” Sıfır tolerans” ilkesiyle çalışmaların kesintisiz sürdürüldüğüne dikkat çekti.
Gün geçtikçe daha tehlikeli, daha korkutucu bir hale gelen metruk binalarla ilgili video konferans yöntemiyle kaymakamlarla bir toplantı gerçekleştiren ilimiz Valisi Ali Çelik, metruk binaların arz ettiği tehlikeye dikkat çekerek binaların tespit edilmesini istedi. Bu işlerin yerel yönetimlerle birlikte yürütülmesinin önemine de değinen Vali Çelik, sürece belediyelerinde dahil olmasını isteyerek güvenlik ve asayiş açısından tehlike arz eden metruk binaların bir an önce tespit edilerek yıkılmasının talimatını verdi.
Geç kalmış olsak ta yine de çok önemli bir karar. İnşallah kararlılıkla yürütülür de akamete uğramaz. Bildiğim kadarıyla uyuşturucu ile mücadelede İçişleri Bakanlığı ‘da çok kararlı. Bununla alakalı olarak Valiliklere, Belediyelere metruk binaların yıkılmasına yönelik bir talimat verilmişti. Gençlerimizi bunalımlara sürükleyen uyuşturucuya karşı sıfır tolerans ilkesiyle hareket eden İçişleri Bakanlığı, bu kapsamda zehir tacirlerine operasyonlarla göz açtırmazken, uyuşturucu kullanımının yoğun olduğu mekânlara da müdahale ediliyor.
Bakanlık tarafından uyuşturucu ile mücadelede sorununun temeline inebilmek için 2018 yılında narkolog projesi hayata geçirildi. Proje ile uyuşturucu kullanımının sosyolojik nedenlerine inilerek uyuşturucu bağımlılarının profillerini çıkarıldı. Bu proje çerçevesinde herhangi bir uyuşturucu suçundan dolayı gözaltına alınan 29 bin 540 kişiyle anket yapıldı. Ankete katılanların %70,89’u hayatının bir döneminde uyuşturucu madde kullandığını belirtirken, bunların %45’2 si uyuşturucu maddeyi kendi evinde, %29,1’i terkedilmiş metruk binalarda, %10’7’si arkadaşının evinde kullandıklarını ifade ettiler.
İçişleri Bakanlığının araştırmaları sonucu uyuşturucu kullanılan yerler arasında metruk binaların ikinci sırada çıkması üzerine buralarla ilgili harekete geçti. Bu doğrultuda 2019 yılında 3194 sayılı imar kanununun yıkılacak derecede tehlikeli yapılar başlıklı 39’uncu maddesi genel güvenlik ve asayiş bakımından tehlike arz ettiği valilikçe tespit edilen metruk yapıların öncelikli olarak yıkılması, yıkılamayanların ise iyileştirilmesi/rehabilite edilmesi ve güvenlik tedbiri alınmasına yönelik iş ve işlemlerin yerel yönetimler başta olmak üzere ilgili kurum/ kuruluşlar ile koordinasyon sağlanarak devam ettirilecek şekilde değiştirildi. Bu değişikliğin ardından valiliklere, kaymakamlıklara, belediyelere talimat gönderilerek, bulundukları yerlerdeki metruk binaların tespit edilmesi istendi. Vali ve kaymakamlıklar başkanlığında kurulan komisyon ile konu İl/ İlçe asayiş ve güvenlik toplantılarında ele alınması istendi.
Bakanlık tarafından tüm yurtta tespit edilen metruk binalar ve bu binalara yönelik çalışmalara ilişkin olarak yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi. ” Tüm bu çalışmalar neticesinde, bugüne kadar 105 bin 750 metruk bina tespit edildi. Bu binaların %81,28’ine yani 85 bin 956’sına işlem yapıldı. İşlem yapılanlardan %65,82’si (69 bin 607) yıkıldı. %15,46’sı ( 16 bin 349) rehabilite edilerek güvenlik tedbiri alındı. Geriye kalan %18,72’sinin (19 bin 704) ise yıkılma/iyileştirme işlemleri ise devam ediyor.”
Elimizde Kütahya’da sayısal olarak kaç tane metruk bina olduğunu gösteren bilgi olmadığı için ülke geneline ait sayıları verdik. İnşallah ilimiz genelinde metruk binalarının tespitleri yapılır bizde ne kadarının yıkılacağını, kaç adedinin restorasyona tabi tutulacağını ve mali boyutunun ne olduğunu öğrenir siz değerli okurlarımızla paylaşırız. Her işin bir maliyeti olduğu gibi bununda bir maliyeti olacaktır. Talimat vermek kolay ama yapmak zor. Hele birde elde para olmayınca daha da zor. Bizde halk olarak yönetime destek olmalıyız. Ekmeğini yediğimiz, suyunu içtiğimiz, havasını solukladığımız bu şehir bizim! Tamamen insan merkezli bir çalışma olduğundan dolayı ‘ Bana ne dememeliyiz.’ Bizde kolay gelsin temennisiyle ” Niyet hayır akıbet hayrola” diyelim demişim. Bir sene içinde gözle görünür bir şeyler olmayınca ACABA METRUK OPERASYONU SEKETEYEMİ UĞRADI? Sorumuzla yazımıza noktayı koyayım. Sağlıcakla kalın bizimle GAZETE KIRKÜÇ okurları.
