Karaağaç Köyü sakinleri, köylerinin yakınında yeniden açılması planlanan maden sahasına karşı. 27 yıl işleyen ocağın izlerinin köylerinden hala silinmediğine dikkat çeken Karaağaç Köyü Muhtarı Mehmet Erol, “Hiçbir sebep köylünün sağlığından, çocuklarımızın geleceğinden önemli değil. Bir köyü taş ocağı için karşınıza almayın” dedi.
‘BİZ BUNU 27 YIL ÇEKTİK’
Karaağaç Köyü sakinleri 5 kamu kurumunun dahil olduğu bilgilendirme toplantısında, köylerinin yakınında yeniden açılması planlanan maden sahasına tepki gösterdi. 1970’li yıllardan 2009 yılına kadar açık durumda olan maden sahasının köye büyük etkileri olduğunu ifade eden Karaağaç Köyü Muhtarı Mehmet Erol, “Buradaki patlamalardan kaynaklı etkileri biz biliyoruz biz bunu 27 yıl çektik. Burası daha önce köy halkımızın yüzde 80’inin şehre göç etmesine neden oldu. Fidanlık alanlarımızda tozdan kaynaklı verim alamadık. Taş ocağı kapatıldıktan sonra fidanlarımızı yeni yeni yetiştirebiliyoruz. Biz o kamyonlar yüzünden kendi araçlarımızla yoldan geçemiyorduk.”şeklinde konuştu.
‘DOĞAYI MAHVETMEYİ NASIL GÖZE ALABİLİYORSUNUZ?’
O yıllardaki patlamalar yüzünden köydeki gölette çatlak oluştuğunu dile getiren Erol, maden sahasına 200 metre mesafede evler olduğunu ifade etti. Köyün temsilcisi olarak köy halkının da arkasında bulunduğunu ifade eden Erol, “Bizim çocuğumuz köyde nasıl dolaşacak. Yazık değil mi buradaki ağaçlara? Düşük bir rakam olacağı etkileri ifade ediliyor. Bu doğayı mahvetmeyi nasıl göze alabiliyorsunuz? Bir köyü taş ocağı için karşınıza almayın. Biz buranın çalışmasına hiçbir şekilde izin vermeyeceğiz”dedi. Hiçbir sebebin köylünün sağlığından, çocukların geleceğinden önemli olmadığına değinen Erol, gereken hukuki sürece devam edeceklerinin altını çizdi.
‘KANUN NE SÖYLERSE YAPARIZ’
Amaçlarının kamu hizmeti görmekten başka bir şey olmadığını ifade eden Belediye Fen İşleri Müdürlüğü Görevlisi Mustafa Samır, “Asfalt üretim tesisi buraya çok yakın olduğu için bu bölgede bir yer aradık. Halka sormak için geldik. Çeşitli çevre problemlerinden bahsedildi kanun ve yönetmelikler çerçevesinde biz ne söylenirse ona uyarız.” Dedi. Samır, projenin güncel değil, yaklaşık iki yıldır devam eden bir süreci olduğuna da dikkat çekti.
KÖY SAKİNLERİNİN TALEPLERİ DİNLENDİ
Karaağaç Köyü yakınlarında gerçekleştirilmesi planlanan Maden Ocağı Kapasite Artışı Projesi için Çevre Şehircilik Müdürlüğü, İl Özel İdaresi, Devlet Su İşleri, Orman Bölge Müdürlüğü, Kütahya Belediyesi yetkililerinin katılımıyla köy sakinlerinin bilgilendirilmesi için toplantı düzenlendi.
Kütahya Belediye Başkanlığı tarafından Ortaca Köyü mevkiinde yeniden faaliyete geçmesi planlanan sahadan yıllık 350 bin ton kalker üretimi planlandığı, malzemenin asfalt üretiminde kullanılacağı açıklandı. Geçen yıl 7. Ayda ÇED gereklidir kararı verildiği için sürecin bakanlık tarafından yürütüldüğü malzemenin patlama ile çıkarılmasının planlandığı ve çalışmalar sonucunda ortaya çıkacak çevresel etkiler vatandaşa aktarıldı.
‘TOZ YÜZÜNDEN YILLARCA VERİM ALAMADIK’
Simav’daki altın madeninde halkın sağlığı düşünülürken Karaağaç Köyündeki halkın sağlının neden düşülmediğini dile getiren Karaağaç Köyü Muhtarı Mehmet Erol, “Daha önce bu yüzden Buradaki köyümüzde defalarca hayvan zayiatı, yol zayiatı oldu. Maden yüzünden kalkacak toz öyle küçümsenecek bir şey değil bizim köyümüze zarar verecek. Tozun havaya kalkıp yağmurla birlikte taşlaşması yüzünden biz verim kaybı yaşıyoruz”dedi. Köyün içinde bulunan hobi bahçesi olarak nitelendirilen evlerin köy tüzel kişiliğine kayıtlı olduğuna dikkat çeken Erol, “Biz köye geri dönüş projesiyle gençlere arsa verebilmek için daha önce proje çizdirdik. Bu evler bizim evlerimiz kadar köyümüzün evidir. Ruhsatı ile planı projesi ile yapılmıştır, evlerde yaşayanlar köy halkımızdır.” Dedi.
Karaağaç Köyü sakinlerinden Ahmet Sevim, bundan önceki maden sahası yüzünden köy halkının insan kafası büyüklüğünde taşlar topladığını, barajda hâlihazırda çatlak olduğunu ifade ederek patlamaların Yoncalı’ya da yakın olması sebebiyle sıcak su kaynaklarına zarar vereceğini belirtti.
‘EVİMİZ MADEN YÜZÜNDEN İKİ KERE GÖÇTÜ’
Raporların her zaman minimize edilerek ruhsat alındığına değinen BBP Genel Merkez MKYK Üyesi Cüneyt Erol, “Bizim evimiz maden patlamaları yüzünden iki kere göçtü.” Dedi. Maden sahasındaki kaya ile barajın bulunduğu kayanın aynı ana kaya üzerinde yer aldığına dikkat çeken Erol, “Buradaki kayalar bağdaşık kaya, balyozla vursanız 300 metre öteden sarsıntısını alıyorsunuz. Yerleşim alanımız büyüdü ocağa şu an daha yakın. Hobi bahçelerinin bulunduğu şehir caddemizde masa sandalye büyüklüğünde taşlar topladık. Bu evler bir hobi evi değil, bir iki saatin geçirildiği günübirlik yerler değil. Çocuklar doğal yaşamla iç içe büyüsün diye 284 parselde ev yapıldı. Onay verecek herkesin vicdanına sesleniyorum. Kararı verirken kendi çocuklarınızı bizim çocuklarımız yerine koyun.”ifadelerini kullandı.
Termal turizmin büyümesi için yapılacak yerlerin etkileneceğine değinen Atatürkçü Düşünce Derneği Kütahya Şube Başkanı, Karaağaç Köyü sakinlerinden Osman Varol, Ilıca’ya 5 km yakındaki ocak kapatılırken köylerindeki sahanın açılma çabasını protesto ettiklerini belirtti.
‘YER ALTI SULARI YER DEĞİŞTİRİR’
Maden sahası daha önce kapatılmışken kapasite artımını projesi hazırlamanın mantık dışı olduğunu ifade eden Karaağaç Köyü sakinlerinden İbrahim Sarı, “Köyün altında 3 sıcak su fay hatları var. Yer altı suyunun yer değiştirmesini kimse engelleyemez siz üzerinizdeki malzemeyi alırsanız yer altı suyu yer değiştirir. Biz susuz kalacağız”ifadelerini kullandı. Sarı, aynı alanın soğuk hava deposu olarak kullanılmasını da önerdi.
ŞEYMA DÖNMEZ DEMİRDAŞ
