Bu yazıyı evliyalar, efsaneler ve müzeler diyarı Harput’tan yazıyorum. Yukarı şehirden Elâzığ’ı seyrederken 6 Şubat 2023 depreminin yol açtığını büyük hasarı görüyor büyük üzüntü duyuyorsunuz.
Üzüntünün yanında sevindirici gelişmelerde oluyor Harput’ta. Onlardan biride peş peşe açılan müzeler.
Müzeler, dünyadaki geçmiş ve mevcut medeniyetlerin bilim ve sanat ürünleri ile yeraltı ve yer üstü zenginliklerine dair örnekleri saklamak, korumak, sergilemek, ziyaretçileri bilgilendirmek ve onlara ilham vermek amacıyla oluşturulan kurumlardır.
İşte bu amaç doğrultusunda Elâzığ Harput’ta oluşturulan Basın, Hamam, musiki, kahve fincanı ve Harput müzesi en çok ziyaret edilen yerler oluyor. Herkesin merakı farklı olsa da ziyaretçisi en çok olanların başında Harput Basın Müzesi geliyor.
Harput mimarisinin en güzel örneklerinden biri olan ve 1800’lü yıllarda inşa edilen sağir Müftü konağı, Basın Müzesine dönüştürülerek turizme kazandırılmış olması beldeye değer katıyor.
Basın tarihine ışık tutan ve basın tarihinin hafızasının canlandırıldığı Harput Basın Müzesi’nde baskı kalıplarından matbaaya, haberleşme araçlarından gazete ve dergilere kadar birçok basın-yayın malzemesinin yer alıyor olması müzeye zenginlik katıyor.
Bölgede ilk olması dolayısıyla başta basın mensupları olmak üzere vatandaşların büyük ilgi gösterdiği Harput Basın Müzesi ziyaretçi akınına uğruyor. Geçmişten günümüze basın teknolojisini merak edenler için oluşturulan bu müzeler önemli kurumlardır. İşte bu amaç doğrultusunda Elâzığ’da Harput’ta oluşturulan müzeler vatandaşların ilgi odağı oluyor.
Bayram bitiminde Elâzığ’ın bunaltıcı sıcağından kaçmak ve özelliklede Basın Müzesini gezip görmek için gittiğimiz Harput yine çok kalabalıktı. Önce Balak Gazi Parkında çaylarımızı içtikten sonra Harput Basın Müzesi gezdik. Hakikaten muhteşem olmuş. Tarihi bir konak içinde özenle yerleştirilmiş basın tarihini anlatan, bilgilendiren araç ve gereçleri yer alıyor.
Bölgenin ilk Türkiye’nin altıncı Müzesi olan müzede Basın sektörüne ait tüm araçları ve görselleri ile görünce böyle bir müzenin Kütahya’da olmadığına ne kadar üzüldüğümü anlatamam.
Yine Harput’ta tarihi bir hamamın müzeye dönüştürülmesi apayrı bir güzellik. Kütahya’da çok sayıda tarihi hamam olmasına rağmen bir hamam müzemiz yok maalesef. Türkiye’nin ilk kahve fincanı müzesi kapalı olduğu için gezemedik. Kadim medeniyetin temellerinin atıldığı Harput’u gezip görmeniz dileğiyle sağlıkla kalın bizimle kalın değerli GAZETE KIRKÜÇ okurları.
