Türkiye nin çok acı gerçeği olan ve ülkemize kara gün olarak nakşeden 15 Temmuz FETOŞ darbe girişimi 250 şehit ve binlerce gazi ve insanlara yaşattığı travma ile ülkemize verdiği hasar ile asla akıllardan çıkmaması gereken bir gerçektir.
Yarattığı travmalarla milyonlarca insan mağdur olmuş, maalesef darbenin asıl sorumluları kaçmış yakalananlar ise çürümek için tıkılmışlardır. Bunların kafası hala sümüklü mendili yalayanlarla dolu olduğu için temizlik zor ve akıl tutulması yaşatan bir olaydır, asıl önemli olan ders almaktır. Peki ne kadar ders aldık, ne kadar akıllandık sormak lazım. Ülkemizin din eksenli yönetilmeye kalkılması maalesef acı sonuçlar doğurdu ve doğurmaya da tekrardan gebe. ŞÖYLEKİ ,,,
Geçenlerde bir araştırma yazısı okudum. Maalesef hem gözümüzün önünde gerçekleşiyor, hem de hükümet tarafından bilinen gerçeği sümen altı etme çabası var, bugün oy için göz yumulan gerçekler yarınlarda bize kabus gibi çökecek. Ben hükümeti eleştirmek için yazmıyorum sadece altını çizip lütfen uyanık olun demek istiyorum.
Araştırmada ülkemizde 30 tane etkin ve yetkin 30 TARİKAT varmış, sayısı çok ama 30 tarikat çok etkinmiş. Araştırmada bu tarikatların merkez üssü olarak İstanbul göze çarpmakta. Doğu illerinde de fazlaca varmış, Bunların çoğu şeyhleri, şıhları ihtişamlı bir yaşam içinde, Müritleri ve yardımcı milisleri ise apartman dairlerinde beyin yıkamaya devam ediyor. Bu arada basına yansıyan bir sürü çirkin hadiseler lede göze çarpmaktalar. Bunların hepsinin Tarikat yurtları ve dersaneleri var. Burada ücretsiz barınma adı altında pis emellerinin alet ettikleri yarınımız olan çocukları, gençleri kullanıp dindar nesil yetiştirmek adı altında kindar nesil yetiştirmekteler. Bu acı gerçeği bilmeyen yok, özellikle ekonomisi zayıf aileler ve çocukları seçilip maalesef maksatları hasıl olmakta. Bu özel yurtlarda 225 bin öğrenci barınıyor, yine tarikatlara bağlı okullarda da 210 bin öğrenci okumakta.
Bu çarpıcı gerçek araştırma ortaya koyduğu daha pek çok saptama var ama ben önemlileri yazdım. Baktığımızda son yıllarda yozlaşan ve MİLLİ olmaktan çıkan Milli Eğitim bakanlığının yap boz tahtası haline gelmesi ile eğitimde reform adı altında ülkemizin geleceği karartılmakta. Araştırmada en çarpıcı konu ise 4+ 4 + 4 Sistemine geçildikten sonra bu yozlaşmanın arttığı, devlet yurtlarının azalması, sınav sistemlerinin değişmesi , mesleki okulların azalması ve İmam hatip okullarının çoğalması ile sistemin çöküşü hazırlandığı ortaya konmuş. Taşımalı eğitimim ve köy okulların kapanması ile şu ana kadar 4 bin okulun kapandığı saptanmış. Öğretmen okullarından değilde değişik okul mezunlarının öğretmen yapıldığı ve geleceğimiz olan çocuklarımızın kaybedildiği ortaya çıkmıştır.
İşte size gün gibi ap açık gerçekler bu sistemde ve tarikat hegomanyasında yaşamaya devam edersek daha beter günlerin bizi beklediği ortaya konmuştur. Peki zor mu kurtulmak asla değil yapılacak tek şey tarikat sevdasından vazgeçip milli duygulara bürünüp, eğitimi adı üstünde MİLLİ EĞİTİM yaparak bu açmazdan çıkabiliriz bu bir eleştiri yazısı değil saptama ve uyarma yazısıdır.
