DEPREMİN POPÜLER GÜNDEMLERİ ARTIK GERİDE KALMALI ‘DOĞRU SORULAR SORMAMIZ GEREK’

148

25’inci yılında 17 Ağustos Depremi konferansında konuşan Eskişehir Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Avşar, artık deprem tahmini gibi konuların peşini bırakarak yapılarımızın ne durumda olduğuna odaklanmamız gerektiğini belirtti. Avşar, doğru soruları sorarak büyük bir depremden dahi kurtulma şansı bulunduğuna değindi.

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Kütahya Temsilciliği ve Kütahya Belediyesi işbirliği ile Kütahya Belediyesi Konferans Salonunda düzenlenen 25’inci yılında 17 Ağustos Depremi konferansı deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi.

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Kütahya Temsilciliği ve Kütahya Belediyesi işbirliği ile 25’inci yılında 17 Ağustos Depremi konferansı düzenlendi. Kütahya Belediyesi Konferans Salonunda düzenlenen etkinliğe Kütahya Belediye Başkan Yardımcısı Gülteri Uyanık, İMO Kütahya İl Temsilcisi Emirhan Aydın, konuşmacı olarak Eskişehir Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Avşar, Eskişehir Teknik Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Mehmet İnanç Onur, Akuk-Der Başkanı İnş. Müh. Mehmet Mete Çetinkaya, İMO Eskişehir Yönetimi, Belediye Meclis Üyeleri, mühendisler ve çok sayıda sektör temsilcisi katıldı.

‘YAPI DURUMUNU BİLİRSEK FİKİR ÜRETİRİZ’

İMO Kütahya olarak hedeflerinin başında şehrin yapı stoku envanterini oluşturmak olduğunu vurgulayan İMO Kütahya İl Temsilcisi Emirhan Aydın, Kütahya’daki yapıların en durumda olduğunu bilmeleri durumunda; sahra hastanelerinden, mobil ecza depolarına, konteyner yerleşim alanlarına kadar pek çok yapının nerede konumlanacağına dair de alternatif fikirler üretme şansları olacağını vurguladı.

‘COĞRAFYA BELLİ DEPREM OLACAK’

Türkiye’nin eşsiz güzellikte dünyada hiçbir benzeri olmayan bir ülke olduğunu belirten Eskişehir Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Avşar, “Türkiye’deki fay hatları belli, coğrafya gösteriyor deprem olacak. Biz, deprem tahmini, “Şurada şu fay var. Kütahya’yı şu fay tetikler.”gibi konuların peşini toplum ve medya olarak bırakmalıyız. Bizim bu konuları geçip “Yapılarımız ne durumda? konusuna gelmemiz gerekiyor. “Biz güzel bir binanın içindeyiz ama buraya 7 büyüklüğünde bir deprem vurursa sağ çıkar mıyız? Çocuğumu gönderdiğim okulda deprem olduğu zaman o çocuk o okuldan sağ çıkar mı? Antalya’da gittiğimiz otel depremde güvenliği mi? ” noktasına gelmemiz gerekiyor. Bizim toplum olarak artık doğru sorular sormamız gerekiyor.”şeklinde konuştu.

‘GÜVENLİ BİNA ALTINDAN

CANSIZ BEDEN ÇIKARMAZ’

Tasarımı ve imalatı doğru yapılmış binalarda orta ağır hasar olsa bile can kaybı yaşanmadığını dile getiren Avşar, “İşini düzgün yaptığın zaman büyük etki de gelse bina ayakta kalabiliyor. Deprem kötü yapılmış binaları götürdü. İyi olanlarda da hasar yapabildi. Yani Allah korusun Kütahya’da büyük bir deprem olduğu zaman siz, işinizi düzgün yapsanız da binanız hasar alabilir ama altından cansız beden çıkmaması lazım. Ancak biz yaşadığımız depremlerdeki binlerce cansız bedeni açıklayamıyoruz maalesef.”ifadelerini kullandı.

17 BİN 480 VATANDAŞ HAYATINI KAYBETTİ

Saygı duruşu ve İstiklal Marşının ardından kürsüye çıkan İMO Kütahya İl Temsilcisi Emirhan Aydın, 17 Ağustos depreminde 17 bin 480 vatandaş hayatını kaybederken, 285 bin ev ve 42 bin işyerinin de hasar aldığını hatırlattı. Hem vatandaşların hem de meslektaşlarının deprem konusunda, güvenli yapı konusunda bilinçlenmesini sağlamanın kendileri için taşıdığı öneme değinen Aydın, bu kapsamda eğitim faaliyetlerine de durmaksızın devam ettiklerini vurguladı. Şehre katkı sağlamak için İMO Kütahya olarak var güçleri ile çalıştıklarını ifade eden Aydın, depremin değil binanın öldürdüğünü hatırlatarak sözlerine son verdi.

‘GEREKLİ TEDBİRLERİ ALIYORUZ’

Depremlerin neden olduğu ekonomik sosyal ve fiziksel kayıplara dikkat çeken Belediye Başkan Yardımcısı Gülteri Uyanık, “Bizler mesleğimiz olarak bu konuda çalışmalarımızı devam ettirmekteyiz. Depremin artık can ve mal kaybına neden olmaması için çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz.” Dedi. Uyanık, Kütahya Belediye Başkanlığı olarak afetin, etkilerini azaltabilmek adına bütünleşik afet denetimi kapsamında afet öncesi çalışmalara ağırlık vererek risk azaltma çalışmalarını hızlıca yerine getirdiklerini dile getirdi. Hazırlık programlarına ve planlama aşamalarında kamu kurum ve kuruluşları ile STK’larla işbirliği yaparak gerekli tedbirleri aldıklarını belirten Uyanık, oluşabilecek afetlerle etkin mücadele için kapasitelerini sürekli olarak geliştirmeye çalıştıklarını dile getirdi. 

‘İNŞALLAH GEÇMİŞTEN DERS ALMAYI ÖĞRENİRİZ’

Yaşadığımız depremlerde yapılan hataları dikkatlice incelemek bu hataların tekrarlanmaması için ne yapabiliriz diye düşünmek gerektiğinin altını çizen Eskişehir Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Avşar, “Meslek hayatımın sonuna kadar da benzer şeyleri tekrarlamaya devam edeceğim. Çünkü biz hala aynı hataları benzer şekilde yapmaya devam edeceğiz. Umarım beni bir daha görmezsiniz. Ama ben göreceğinizi düşünüyorum. Çünkü bu hataları tekrar tekrar yapacağız. İnşallah geçmişten ders almayı öğreniriz.” İfadelerini kullandı.

Depremin zamanını bilecek bir teknolojinin henüz olmadığına değinen Avşar, “Biz herhangi noktadaki büyüklüğü tahmin edebiliyoruz, yerini de biliyoruz. Ama zamanı bilemiyoruz. Bu teknoloji yok. Zaten dünyadaki daha gelişmiş toplumlar 20-30 yıldır deprem tahmini üzerine bütçe vermiyor artık. Bilemiyoruz çünkü bunu. Yerin kilometrelerce altını enerjinin ne zaman boşalacağını bilemiyoruz. O yüzden lütfen deprem tahmininin, “aman fay nereden geçiyormuş” konularını artık geçin. Zaten her şey belli.” İfadelerini kullandı.

‘ADLİ SÜREÇLER BİR

ÇIKMAZLA TIKANDI’

6 Şubat’taki üç farklı depremin sıradışılığına dikkat çeken Avşar, “Pasif Okyanusu’nda bu büyük bir depremde var ama karada bu büyüklükte ardışık depremleri tarihinde yok. 5 Nisan’da resmi olarak 50 binden fazla ölü olduğu açıklandı. Biz daha 3-4 ay öncesine kadar ceset çıktı haberleri duyuyorduk. Bu rakamında kesin olmadığını söyleyebiliriz. Öyle büyük bir afet ki biz ölü sayımızı resmi olarak belirleyemedik. Ölülerimiz ayrı tabii ki onlar en büyük değerimiz ama sonrasında da maddi kayıtlarımız geliyor. 250 bin bina ağır hasarlı ve yıkık yapıyı çöpe attık. 250 bin bina gitti. Kütahya’da 37 bin bina var, kayıpları oranlayın. Muazzam kayıp. O kadar insan bu yüzden açıkta kaldı.   25. yıl dönümünü andığımız 99 depreminin 10 kat daha fazla maddi ve manevi kayıplar yaşadığımız bir deprem. Biz milli gelirimizin yüzde 30’unu biz bu depremde kaybetmiş durumdayız.” Dedi.  Depremlerinin ardından adli süreçlerin tıkandığını dile getiren Avşar, “Suç kimde? Malzeme tedarikçisinde mi, tasarımcı da mı, uygulayıcıda mı, yapı denetimci de mi, kolonu kesen vatandaş mı? Tüm bunlar bir çıkmaz.” Şeklinde konuştu.

ŞEYMA DÖNMEZ DEMİRDAŞ




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *