Eğitim İş Kütahya Şubesi, 30 Ağustos Zafer Bayramında bazı okulların yasal bir zorunluluk olmasına rağmen şanlı Türk Bayrağı asmadığını iddia etti. Yerlilik ve millilik beyanlarına rağmen 2002’den bu yana Cumhuriyet değerleri ile mücadele edildiğine vurgu yapılan basın açıklamasında söz konusu okul yöneticilerine soruşturma açılıp açılmadığı sorgulandı.
YASAL BİR ZORUNLULUK
Eğitim İş Kütahya Şubesi, 30 Ağustos Zaferi’nin 102. yıl dönümünü tüm yurtta coşkuyla kutlarken Kütahya’daki bazı okulların yasal bir zorunluluk olmasına rağmen şanlı bayrağı asmadığını belirlediklerini açıkladı. Konu üzerine Türk İş Kütahya Şubesinde basın açıklaması yapıldı. Türk bayrağının itibarını korumak, ulusal bayramlara sahip çıkmanın her yurttaşın görevi olduğu Cumhuriyetin sembollerini yaşatmanın, vatan uğruna can veren tüm kahramanlara karşı sorumluluğumuz olduğunu belirtildi.
MİLLİ BİLİNÇ YOK EDİLMEYE ÇALIŞILIYOR
İktidarın yerlilik ve millilik beyanlarına rağmen 2002’den bu yana uyguladıkları politikalarla eğitim kurumlarında Cumhuriyet değerleri, sembolleri ve Atatürkçü düşünce sistemi ile mücadele ettiğine değinilen açıklamada; “Millî Eğitim Bakanlığı hem hazırladığı müfredatlarla hem de illere ve okullara atadığı yöneticilerle milli bilinci yok etmeye çalışmaktadır. AK Parti iktidarıyla birlikte Cumhuriyet’in kazanımlarına ve ulusal değerlerimize yönelik hızlanarak sürdürülen sürecin, eğitim üzerinden yürütülmesi son derece endişe vericidir. Eğitim-İş, siyasi iktidarın Cumhuriyet devrimlerine, ulusal ve çağdaş eğitime karşı ideolojik yapılanmasına, okullarımızdan Atatürk ilke ve devrimlerinin izlerinin silinmesine “Dur” demektedir. Ülkemize reva görülen bu karanlığa teslim olmayacağız. Ulusal bayramlarına, bayrağına, ülkenin kurtarıcı ve kurucu liderine saygı göstermeyenler kişilerin yönetici olarak okullarda görev yapmasını istemiyoruz.”ifadelerine yer verildi.
TÖRENLERE KATILIYORLAR MI?
Milli Bayramlarda okullara bayrak asmayan okul yöneticileri hakkında herhangi bir soruşturma başlatılıp başlatılmadığını sorgulayan eğitimciler, “Bu okulları yönettiğini sanan idarecilerle ulusumuzun tasada ve sevinçte birlik haline gelebilen bir toplum olması mümkün müdür? Bu okulların yönetici kadrolarını işgal eden kişilerin ait oldukları sendika ya da sendikalar hangileridir? Bu kişilerin ulusal bayramlarda törenlere katılmadığı ya da görevlerini ihmal ettiğine yönelik başkaca şikayetler var mıdır?” denildi.
FATMA SÜMER
