Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddete karşı bir araya gelen üniversite öğrencileri, Zafer Meydanına yürüyerek kadına şiddete “Dur” dedi. Protestoların odağında genç kadınlar olsa da erkek öğrenciler de arkadaşlarına destek verdi. Bir öğrencinin canine katledilen İkbal Uzuner’in anısına taşıdığı İst’ikbal’imizi öldürdünüz! pankartı ise dikkat çekti.
Türkiye’de son haftalarda kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddet haberleri gündemin ilk sıralarında yer almaya devam ediyor. Diyarbakır’ın Tavşantepe Köyü’nde kaybolduktan 19 gün sonra cansız bedeni bulunan 8 yaşındaki Narin Güran ile başlayan acı olaylar, Tekirdağ’da cinsel istismar sonucu ölen Sıla Bebek ile devam etti. İstanbul’un Fatih ilçesinde iki kadının bir erkek tarafından canice öldürülmesi ise bardağı taşıran son damla oldu.
200 CİVARINDA ÖĞRENCİ KATILDI
Üst üste yaşanan olaylar, 7’den 70’e her görüşten vatandaşın kanını dondururken tüm Türkiye’de başta kadınlar olmak üzere çok sayıda kişi yaşanan şiddete tepkilerini göstermek için sokaklara döküldü. Kütahya’da da haftasonu 200 civarındaki öğrenci bir araya gelerek kadına şiddete “Dur” dedi.
Siyah kıyafetler ile öldürülen kadın ve kız çocuklarının acısını paylaşan öğrenciler, Sıla Bebek, Bedriye Işık, Pınar Damar, Sonay Öztürk Aslan, Ayşenur Halil, İkbal Uzuner, Zehra Gün Gülfer Öter, Emine Karabulut, Özgecan Aslan, Şeyda Yılmaz, Narin ve sesine ses nefesine nefes olamadıkları yüzler kadın için bir arada olduklarını belirttiler.
ELLERİNDE PANKARTLARLA YÜRÜDÜLER
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) ve Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi (KSBÜ) öğrencileri bir araya gelerek son günlerde tırmanış gösteren kadın ve kız çocuklarına yönelik şiddeti protesto etti. Üniversite öğrencilerinin başlattığı protestolara lise öğrencileri, çevredeki duyarlı vatandaşlar da katıldı. Ellerinde kendi hazırladıkları kadına şiddete dikkat çeken pankartlara Belediye önünde buluşan gençler hep birlikte Zafer Meydanına yürüdü.
5 Ekim cumartesi günü kadın şiddet olaylarının ardından arkadaşı Merve Ayar ile bu eylemleri başlattıklarını belirten Üniversite Öğrencisi Hilal Nil Özen, “İlk gün yalnızca dört kişi ikinci gün ise yalnızca ikimizdik. Umudumu kaybetmeye başlamıştım insanlar yalnızca hüzünle bize gülümsüyor önümüzden geçip gidiyorlardı. Sonrasında umudumu yaşatan şeylerle birlikte biraz daha fazla insana ulaştık onlarla ilk önce oturma eylemi sonrasında ise bu yürüyüşü düzenledik. Sizlerin önünde saygıyla eğiliyorum, kendi adıma umutlarımı tekrardan yeşerttiğiniz için teşekkür ediyorum.” Şeklinde konuştu.
‘BU İNSANLAR BİRER SAYI DEĞİL!’
4 Ekim Cuma günü Semih Çelik denilen cani katilin en işlek saatlerde İstanbul’un en işlek noktalarında güpegündüz iki kadının canını aldığını hatırlatan Özen, “Ne yazık ki 298 kadın içlerinde iki yaşında bir bebek altını çiziyorum bir bebek olan 298 kadın 2024’te katledildi bu kadınlar bir istatistik değil bu kadınlar yalnızca bir sayı değil. Bazıları anne, bazıları çocuk bazılarının ise son dileği yaşamaktı. Sokağa çıkarken korkuyoruz otobüse binerken korkuyoruz yaşarken korkuyoruz sizleri anlıyorum kız kardeşlerim korkunuzu anlıyorum ben de korkuyorum ama korktuğumuz için daha çok üstümüze geliyorlar.”şeklinde konuştu.
‘YARDIM ALMAKTAN KORKMAYIN’
Bu eylemi korktuğu için susan susmak zorunda bırakılan kız kardeşleri için yaptıklarını ifade eden Özen, “Anneler, size birkaç sözüm var: Kızlarınız, kendilerini sizin arkanızda öyle güvende hissetsin ki, başka kimseye ihtiyaç duymasın. Babalar, kızınıza Seni seviyorum’u siz söyleyin. Onlar sizin sevginizi hissetsin ki, sahte sevgiye aldanmasınlar. “Babam halleder!” desinler, “Babamdan korkuyorum” değil. Kız kardeşlerim ve erkek kardeşlerim evinizin içinde çok yalnız hissediyor olabilirsiniz kimse sizi dinlemiyor sizinle konuşmuyor olabilir. Kendinizi uçurumun kenarında hissediyor olabilirsiniz. Ne olur yardım almaktan sesinizi duyurmaktan korkmayın. Ne olur sizlere sadece sizi kullanmak için verilen vaatlere inanmayın.”ifadelerini kullandı. Özen, tedhit edilen her kadının korku ile yaşadığı acıyı gizli tutmaya çalıştığını kötü niyetli insanların da bu sessizlikten motive olduğunu belirtti.
Öğrencilerin ellerindeki pankartlarda yazan “Tedirgin hissettirdiğiniz her kadının hesabını soracağız, Kadın ve çocuğa dokunma, Sıradaki ben miyim?, Biz susarsak onlar çoğalacak, Benim neden sokak ortasında öldürülme ihtimalim var.” mesajları dikkat çekti.
ŞEYMA DÖNMEZ DEMİRDAŞ
