Kütahya’da iki kişi bir araya gelip bir iş yapmayı çok sevmeyiz. Yapsak da kısa bir süre sonra kavgaya başlar küçükken daha da küçülür yerimizde sayar bir vaziyete geliriz.
Geçmiş yıllarda bu hep böyle olmuştur. Ağabey ve kardeşin ortaklığının bile çok sürmediğine defalarca şahit olmuşuzdur. Tabi istisnalarda yok değil. Bir olan, birlik olan da bir basamak daha yukarıya çıkmış, bakış açısını, hedeflerini değiştirmiştir.
İşte bizim basın sektöründe de geçmişte olan birlikteliklerin çok uzun sürmediği dönemlere şahit olduk. İki ortağın bir yıl bile dolduramadan ayrılışları ve sonrasında yok olmaya doğru giden üzücü senaryolar…
Tüm söylemlere inat Kütahya’da basın sektöründe geçtiğimiz yıl güzel bir adım atıldı. 9 Yerel gazeteden bazıları ortaklık kurup gücüne güç katarken, bazılarının ise el değiştirmesine hep birlikte şahit olduk.
Kapanma noktasına gelen, zarar üstüne zarar yapan yerel gazetelerin bir masa etrafından toplanıp birleşmesi günümüzde bile bazı illere örnek gösterilen bir durum.
Burada Kütahya Gazeteciler Cemiyetinin de önemli bir rol oynadığını belirmek gerekir. Çünkü bu girişime bundan 5-6 yıl önce o dönem Cemiyet Başkan vekilliği yapan Ramazan Aydemir ve şuan da da Başkan olan Erkan Sağlam girişimler yapmış ve bu süre zarfından 10’a yakında toplantı gerçekleştirilmiştir.
Geç olsun, güç olmasın derler ya…
Geçtiğimiz haftalarda Uşak Cemiyet Başkanımız Elif hanımın oğlunun düğünü için Uşak’taydık. Meslektaşlarımızla tanıştık, istişarelerde bulunduk. Kütahya Gazeteciler Cemiyet Başkanı Erkan Sağlam’a birleşmenin hikâyesi soruldu. Sayın Başkan’da birleşmeyle birlikte geldiğimiz noktaya değindi.
İşte o nokta körü körüne zarar eden benlikten, kar eden bizliğe dönüştü. Gazeteler ne zaman batacak diye el ovuşturanların hayal kırıklığına uğradığı, birleşme serüveninde süper olmasa da kendi ayakları üzerinde durmaya çalışan gazeteler ortaya çıktı.
Değerli meslektaşlarımız çalışanların durumunu sorarken, Kütahya’da çalışan hiçbir basın mensubunun dışarıda kalmadığını söylediğimizde ise şaşkınlıkla dinlediler.
Kütahya’da çalışan ve bu sektöre yıllarını vermiş biri olarak bu birleşmelerin cana can kattığına ben bizzat şahit oldum. Biz çalışanlarında, gazetelerimizin sahiplerinin de memnun olduğunu gördük.
Resmi ilanların hızla düştüğü günümüzde o dönem ne kadar doğru bir karar verildiğini gösteriyor. Nitekim birleşme olmasaydı şuanda gazetelerin yüzde 60 oranında zarar ettiğini konuşuyor ve öldük bittik diyerek yanan ateşleri görüyorduk.
Peki şuan ki durum ne diye düşünecek olursak geldiğimiz nokta yine farklı… Birleşme ile can bulan gazetelerimiz resmi ilanların düşüşü ile hesap kitaba dalmak üzere…
Sektörde ilerleyen zamanlarda yeni bir birleşme yolunun gözüktüğünü de söylemek lazım.
Birleşerek daha kaliteli ve çağa ayak uyduran farklı bir yapıyı da ortaya çıkarabiliriz diye düşünüyorum.
Tasarruf tedbirlerinin de fazlasıyla hissedildiği yerel gazetelerin ayakta kalması adına yeni adımların atılması getiriyor. Tabi bu adımları önce biz kendi içimizde atmamızda önemli…
Birlikten kuvvet doğar sözünü boşa söylememişler. Ne yaparsanız yapın ama birlikte yapın. Küçük olsun benim olsun yerine büyük olsun bizim olsun diyenlerin geldiği nokta bambaşka…
Son olarak yerel gazetelere sahip çıkmayı unutmayın. Bugün siz onlara sahip çıkmazsanız yarın yok olduklarında derdinizi anlatacak, köprü vazifesi kuracak bir mecra bulmazsınız.
Gidin bir gazeteye abone olun. İnanın zararlı maddeler içeren o çubuklardan çok çok daha ucuz. Hem okur hem de toplumsal bir görev edinmiş olursunuz.
Sağlıcakla kalın…
