UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazinesi Çininin Picasso’su Sıtkı Olçar vefatının 14’üncü yıldönümünde çok sayıda vatandaşın katıldığı törenle anıldı. Törende Sıtkı Olçar’ın Kütahya çiniciliğini dünyaya tanıttığı, sanatını ve mirasını yaşatmanın ortak bir sorumluluk olduğu vurgulandı.
Kütahyalılar, şehrin sembol ismi, Kütahya sanatına çok büyük değerler kazandırmış olan rahmetli Sıtkı Olçar’ı anma etkinliği için bir araya geldi. Sıtkı Olçar’ı Anma Programı’nda Çini sanatının duayen ismi, şehrin döneminin gülen yüzü, rahmetli Sıtkı Olçar anıldı.
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/00-3-1024x683.jpg)
Kütahya Belediyesi tarafından, büyük usta Sıtkı Olçar’ın vefatının 14. yıl dönümü vesilesiyle düzenlenen, Sıtkı Olçar’ı Anma Programı düzenlendi. Kütahya Belediyesinin ev sahipliğinde gerçekleşen anma programı, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayarak açılış konuşmaları ile devam etti. Kütahya Belediyesi Kültür Sanat Akademisi eğitimcilerimiz Furkan Akyel ve Bilal Can Beydüz, büyük ustanın sevdiği türküleri vatandaşlar için seslendirdi. Vatandaşlar merhum Sıtkı Olçar’la ilgili anıları ve düşüncelerini paylaştı.
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/0-4-1024x683.jpg)
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/001-1024x683.jpg)
‘YARININ SANATÇILARINA İLHAM KAYNAĞI OLMALI’
Sıtkı Olçar’ın kadim çini sanata özgün yorumunu katarak yeni bir soluk kazandırdığını ve büyük üstat olduğunun altını çizen Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci, Sıtkı ustayı sadece sanatıyla tanınmaması gerektiğini dile getirdi. Sıtkı Olçar’ın fikirlerinin de çok önemli olduğunu vurgulayan Kahveci “Sanatta fikirler de ölmemelidir. Bizim de böyle üstatlara hep sahip çıkmamız gerekir. Onun sanatına, çiniye olan katkılarının yarının sanatçılara ilham kaynağı olmasını içtenlikle temenni ediyorum. Sıtkı ustanın hatırası sadece geçmişte değil sanat dünyasında fikirleriyle birlikte her zaman yaşamaya devem edecektir” ifadelerini kullandı.
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/1-9-1024x683.jpg)
SANATINI ŞAŞIRTAN TAT VE LEZZET İLE
SANAT DÜNYASINA SUNDU
Kızı Nida Olçar’ın gözünden Sıtkı Usta’yı dinleyen katılımcılar duygusal anlar yaşarken Nida Olçar sözlerine Sıtkı Usta’nın ‘Benim asıl ustam Kütahya’nın kendisidir ’sözlerini hatırlatarak başladı. Sıtkı Olçar’ın “Beni önce dünya tanıdı, sonra ülkem tanıdı, sonra da Kütahya tanıdı” dediğini dile getiren Nida Olçar, Sıtkı Usta’nın Amerika, Japonya, Brüksel, Danimarka, İsviçre Yunanistan, Fransa, Hollanda, Norveç ve Cezayir’e kadar uzanan sergileri ile ünü dünyanın birçok ülkesine yayıldığına dikkat çekti.
Sıtkı Usta’nın 37 yıllık seramik hayatı boyunca Bizans’tan Abbasî’ye, Selçukludan Osmanlı’ya seramik sanatının büyülü, renk, desen ve form hazinesini bütün baharatlarını usta bir şef gibi harmanladığını ifade eden Nida Olçar, Usta’nın denemeler yaparak her defasında şaşırtan tat ve lezzet ile sanat dünyasına sunduğunu vurguladı.
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/2-6-1024x683.jpg)
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/3-6-1024x683.jpg)
‘ÜLKEMİZİ DÜNYADA GURURLA
TEMSİL ETMİŞ BİR SANATÇI’
Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Deniz Dağıstan, Sıtkı Olçar’ın yatığı eserlerle bizleri sadece Türkiye’de değil, ülkemizi de tüm dünyada gururla temsil etmiş bir sanatçı olduğunu belirtti. Sıtkı ustayı anarken aslında sadece bir sanatçının anılmadığını dile getiren Dağıstan şu ifadeleri kullandı; “Bir kültürü, bir sanatı ve bir mirası da yaşatmak için buradayız. Onun ruhunu yaşatmak değerlerini korumak ve sanatıyla nesilden nesile aktardığı güzellikleri sürdürmek hepimizin ortak görevidir.”
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/5-5-1024x683.jpg)
‘KÜTAHYA’MIZIN ZENGİN MİRASINI
TÜM DÜNYAYA TANITTI’
Sıtkı Olçar’ın kadim çini sanata özgün yorumunu katarak yeni bir soluk kazandırdığını ve büyük üstat olduğunu vurgulayan Kütahya belediye Başkanı Eyüp Kahveci “Onun ellerinden çıkan eserler otoriteler tarafından tarihi motifler ile modern esintiyi harmanlayan bir başyapıt olarak tahkim edilmiştir. UNESCO’nun “Yaşayan İnsan Hazinesi” unvanını layık gördüğü Sıtkı Usta yalnızca sanatındaki ustalığıyla değil, aynı zamanda kültürel mirasımızı gelecek nesillere aktarma konusundaki duyarlılığıyla da herkese örnek olmaktadır” dedi. Türk Çini sanatının, tarihinin ve değerlerinin en güzel şekilde yansıtan bir ayna olduğunu belirten Kahveci “Sıtkı Usta’mızda eşsiz çinileriyle, bu aynanın en parlak örneklerini sunmuştur. Büyük ustanın elinden çıkan her bir parça, yalnızca bir sanat eseri olarak kalmamış aynı zamanda Kütahya’mızın zengin mirasını tüm dünyaya tanıtan eşsiz parçalar olmuştur” dedi.
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/7-3-1024x683.jpg)
‘GENÇ KUŞAKLARIN SITKI OLÇAR’IN SANATINI ÖĞRENMESİ
BİZİM İÇİN SORUMLULUKTUR’
Kütahya belediyesi olarak da Sıtkı Olçar Çini Müzesi’nde, sanatçının eserlerinin tüm insanlığın beğenesini sunulmasından onur duyduğunu dile getiren Kahveci “Bu etkinlik, sadece Sıtkı Olçar’ı anmak değil, aynı zamanda onun mirasını yaşatmaya, çini sanatına olan ilgiyi artırmaya yönelik bir adım olarak büyük bir anlam taşımaktadır. Onun çiniye kattığı değer, sadece sanat dünyasında değil, kültürümüzde de önemli bir yer tutmaktadır. Eserleri, Kütahya’nın kadim çini geleneğini dünyaya tanıtırken, Türk sanatının evrensel bir dil olduğunu da ortaya koymaktadır” ifadelerini kulandı. Sıtkı Olçar’ı anarken onun sanatına mirasına ve el sanatları geleneğimize olan borcumuzu hatırladığını da kaydeden Kahveci “Genç kuşakların Sıtkı Olçar’ın izinden giderek bu eşsiz sanat dalını öğrenmesi yaşatması ve geleceğe taşımaları bizler için büyük bir sorumluluktur bu vazifeyi yerine getirmeliyiz” diye konuştu.
‘SITKI İMZASI EKOLÜ DOĞDU’
Kızı Nida Olçar’ın gözünden Sıtkı Usta’yı dinleyen katılımcılar duygusal anlar yaşarken Nida Olçar sözlerine Sıtkı Usta’nın ‘benim asıl ustam Kütahya’nın kendisidir ’sözlerini hatırlatarak başladı. Sıtlı Olçar’ın “Beni önce dünya tanıdı, sonra ülkem tanıdı, sonra da Kütahya tanıdı” dediğini dile getiren Nida Olçar “Kütahya’da bir Amerikan şirketinde çalışırken 1971 yılında Kamil çini adını verdiği bir mağaza açar. Azim çini, öz çini gibi Kütahya’daki ürünleri satmaktadır. Fakat zamanla Sıtkı usta aynı eserleri satmaktan sıkılır ev atölyelere ve ustalara kendi tasarımlarını yapmaları için bir teklif götürür. Fakat o kadar ters bir tepkiyle karşılaşır ki ‘Sen Kütahya çiniciliğinin aslını bozacaksın. Bu yıllardır böyle süregelmiştir. Klasiğin dışına çıkılmaz’ denildiğinde 73 yılında ailesinin oturduğu evin bodrum katında kendi atölyesini kurmaya karar verir. Başlarda umudunu yitirmeye başladığını bana anlatmıştı ama daha sonra Sıtkı Usta’nın çinileri dışarıdan gelenler tarafından rağbet görmeye başlar. Dönemin adabı gereği Kütahya’daki atölyeler eserlerin arkasına imza atmazken Ertan Mestçi’nin ısrarı üzerine Sıtkı imzası ekolü doğar” ifadelerini kullandı.
‘DÜNYADA BÜYÜK SES GETİRDİ’
Babası Sıtkı Olçar’ın ‘Benim asıl ustam Kütahya’nın kendisidir’ dese de doğduğu topraklardan geleneksel izleri değil çini sanatının beslediği tarih ve coğrafi izleri de sanatına yansıttığını vurgulayan Nida Oçar “Erken İslam, Selçuklu, İznik ve Çanakkale seramikleri üzerinde uygulanan binlerce yıllık motifleri kendi üslubuyla çağdaş formlara uyarlayarak diğer ustaların geleneksellik sadakatini aşarak dikkat çekmeyi başardı. Modern tasarımlar yaparak binlerce yıllık Anadolu mirasını günümüzün estetik anlayışıyla buluşturan Sıtkı Usta’nın çini ve seramikle hayatına en büyük katkısı kaybolmuş tekniklere yönelik deneysel çalışmalar yapması, geleneksel üslupları yaşatmaya çalışması olmuştur. Mercan kırmızısı denemeleri, Selçuklu geleneği yaşatan mat turkuaz, sarı sır denemeleri 1970’li yıllarda büyük ses getirmişti” şeklinde konuştu.
![](http://gazetekirkuc.com/wp-content/uploads/2024/11/IMG_5333-1024x683.jpg)
‘BÜTÜN OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN
KÜTAHYA’DAN VAZGEÇMEDİM’
Sıtkı Usta’nın Amerika, Japonya, Brüksel, Danimarka, İsviçre Yunanistan, Fransa, Hollanda, Norveç ve Cezayir’e kadar uzanan sergileri ile ünü dünyanın birçok ülkesine yayıldığına dikkat çeken Nida Olçar “Ölmeden önce eserlerini yurtdışındaki müzelere ve özel koleksiyonlara sokmayı başaran ender sanatçılarımızdandır. Rahmetli babamdan 14 yıl önce bir atölye ve dükkân devralmıştım. Şimdi New York, Katar, Kapadokya, Ankara, Batı Müzeleri, İstanbul Kapalı Çarşı toplamda Sıtkı mağazalarımızı 22’ye çıkardık. Hem deden hem babadan ağa çocuğu şair Şeyhi’nin torunu Sıtkı ustanın sanatını, ilmini, terbiyesini, bayrağını gelecek kuşaklara aktaran Kütahyalı bir Yörük kızı olarak ne kadar olumsuzluk yaşarsam yaşayayım memleketim Kütahya’dan vazgeçmedim. Özellikle belirtmek isterim ki Sıtkı ustanın bacasını elimden geldiğince tüttüreceğim ve doğduğum topraklarda yaşamasını sağlayacağım” ifadelerine yer verdi.
‘KÜTAHYA’MIZDA HALK KAHRAMANI
OLARAK ANILMAKTADIR’
UNESCO’nun Yaşayan İnsan Hazinesi Çinicin Picasso’su gönül insanı Sıtkı Olçar’ı ve ahirete intikal etmiş olan tüm ustaları rahmetle yad ederek sözlerine başlayan Kütahya Çiniciler Odası Başkanı Sadık Erilbaylı “Bu toprakların bağrından çıkan ve çini sanatımızı dünyaya tanıtan gelenekten geleceğe taşıyan sayısız eserleri ve çalışmalarıyla gönüllere taht kuran toprağın efendisi ustamızı büyük bir saygıyla anıyorum. Çini sanatı sabrı öğretir ve sevgi insanı olmanın kapılarını açar. Sıktı ustan da sanatı sabrı ve pozitif düşünceleriyle kendine özgü desen sır ve hikâyeleriyle yaptığı eserlerin tüm dünyanın beğenisine kazandırmıştır. Geleneğin aslında modernlik olduğunu da göstermiş. Bu durum Birleşmiş Milletler UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi unvanını almasını sağlamıştır. Yaptığı eserleri ile Kütahya ve Kütahya çini sanatının tanıtımına ve gelişimine büyük katkı sağlamıştır. Ayrıca Türkiye’nin kültürel mirasını zenginleştir ve dünyaya Kütahya çiniciliğini tanıtmıştır. Sıtkı Usta sadece yaptığı eserleriyle değil yardımseverliği, sevecenliği, mütevazılığı, gösteriş sevmeyen doğal oluşu ile tanınmıştır. O yüzden de Kütahya’mızda halk kahramanı olarak anılmaktadır. Bugün dünyanın her yerinde eserleriyle yaşamakta ve yaşatılmaktadır. Kütahya çiniciliğine olan katkılarından ve Kütahya’yı tanıtan tüm faaliyetlerinden, geçmişten günümüze taşıdığı tüm eserlerinden dolayı en önemlisi bizlere yaşattığı büyük gurudan dolayı şahsım ve teşkilatım adına sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca ustamızın hatırasını yaşatan onun yolunda yaptığı eserlerle değerine değer katan Nida Olçar’a da teşekkür ediyorum” dedi.
‘GELENEK VE MODERNİZMİ
USTALIKLA HARMANLADI’
Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Deniz Dağıstan, Sıtkı Olçar’ın yalnız ülkemizin değil dünyanın kültürel mirasına katkılarıyla tanınan ülkemizi dünyada gururla temsil etmiş bir sanatçı olduğunun altını çizdi. Kütahya’da doğup büyüyen toprak ve çiniyle çocuk yaşta tanışan Sıtkı Usta’nın köklü bir çini geleneğini izlerini eserlerine taşırken aynı zamanda bu sanata yepyeni bir bakış açısı kazandırdığını dile getiren Dağıstan “Anadolu’nun derinliklerinden beslenen gelenek ve modernizmi ustalıkla harmanlayan bir yaklaşımla sanatını icra etmiştir. Bir Kütahya sevdalısı Sıtkı Usta taklitten uzak Selçuklu ve Osmanlı çini ve seramik sanatını yeniden yorumlayarak klasik formların dışında eserler üretmiştir” ifadelerini kullandı.
FATMA SÜMER