Devlet işletmelerinin özelleştirilmesinin Kütahya’nın ilçelerinde nüfus kaybına neden olduğunu belirten Saadet Partisi Kütahya İl Başkanı Ahmet Sunar, buna bir çözüm üretilmesi gerektiğini, bu çözüm üretilmediği müddetçe de göçlerin devam edeceğini vurguladı.
Saadet Partisi Kütahya İl Başkanı Ahmet Sunar, çiftçilerin yaşadığı zorluklar ve kırsal alanlardaki göçün boyutlarına değinerek Türkiye’nin karşı karşıya olduğu sorunlara dikkat çekti.
‘TRAKTÖRLERLE DESTEK
BİR KERE DAHA OLMAZ’
Seçim döneminde traktörlerle iktidara destek veren çiftçilerin bugün aynı tavrı sergilemediğini ifade eden Sunar, “Bugün aynı çiftçiye gittiğimizde ne söylediklerine tekrar şahit olmamız lazım. O zaman hangi şartlarda geldiklerini biz de biliyoruz. Bu insanlar da biliyor ama şu anda aynı çiftçi motorunun kontağına basmaktan korkar hale geldi. Yaptığı üretimden para kazanamıyor çiftçimiz. Ve köylerimizde insanımız yok, şehirlerimizde insanımız kalmadı,” ifadelerini kullandı.
‘MİLLETVEKİLİ SAYISI 5’E DÜŞTÜ’
Kırsal bölgelerdeki nüfus kaybının Kütahya’yı doğrudan etkilediğini vurgulayan Sunar, “Bugün Kütahya’mızın milletvekili sayısı 5’e düştü. Vekil sayısı artmasına rağmen Kütahya’da sayımız düştü. Daha az milletvekili ile temsil edileceğiz bir dahaki seçimlerde. Ve bugün buralarda yaşayacak insan yok. O dönem devlet işletmelerinde çalışan insanlar o işler özelleştirilince Bursa’ya, Bilecik’e, Afyon’a göç ettiler.” Şeklinde konuştu.
Devlet işletmelerinin özelleştirilmesinin kırsal bölgelerdeki nüfus kaybına neden olduğunu belirten Sunar, “Emet bor işletmelerinin Emet ilçemize bir kuruş faydası yok. Maalesef böyle bir durumla karşı karşıyayız. Buradaki ihtiyaca göre o köydeki insanların çocukları yetiştirilse, o bölgede tutulsa hem hayvancılığımız hem tarımımız devam edecek hem de insanlar aynı zamanda bir devlet sektöründe çalışıp emekli olacaklar. Bugün insanlarımızı elimizde tutamıyoruz.” Dedi.
‘DOMANİÇ TARAFI BURSA’YA
SİMAV TARAFI İZMİR’E GİDİYOR’
Göç hareketinin sadece Kütahya Merkez ile sınırlı kalmadığını ifade eden Sunar, Domaniç’teki insanların Bursa’ya, İnegöl’e, İstanbul’a, Kocaeli’ne; Simav, Gediz’deki insanların İzmir’e gittiğini dile getirdi. Uşak’ın Kütahya’dan daha fazla göç aldığına dikkat çeken Sunar, buna bir çözüm üretilmesi gerektiğini, bu çözüm üretilmediği müddetçe de göçlerin devam edeceğini vurguladı. Sunar, eskiden devlet işletmeleriyle dolu olan ilçelerin nüfusunun bir belde nüfusuna dönüştüğünü ve o insanların hepsinin şu an büyükşehirlerde yaşadığını belirtti.
‘DOĞDUĞUN YER DOYDUĞUN YER OLMALI’
Türkiye’nin her bölgesine yönelik planlamaların yapılması gerektiğini dile getiren Sunar, “Büyükşehirlere göçen bu insanların da artık sosyal olarak çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını görüyoruz. O yüzden tekrar bir planlama yaparak sadece Marmara Bölgesine sıkıştırılmış bir hayatın önüne geçmemiz lazım. Türkiye’nin her ilçesine, her beldesine gerekirse köyüne o bölgenin ihtiyaçları ve üretim alanlarının oluşturulup o bölgenin insanın oradan göçmesi engellenmeli.”dedi. Vatandaşların doğduğu yerde doymalarını sağlayacak bir proje geliştirilmesi gerektiğine değinen Sunar, aksi takdirde her geçen gün ilçelerde nüfusun azalacağı öngörüsünde bulundu.
Türkiye’nin ekonomik ve sosyal gidişatının iyi olmadığını belirten Sunar, şunları söyledi: “Dertler çok. Hakikaten dertleniyoruz. Yani bu gidişatın önüne geçilmesi lazım. Biz bu düzene karşı çıkıyoruz. Milli Görüş iktidarının çok daha güzel günlere bu işi götüreceğine biz eminiz. Bizim geldiğimiz dönemler bunların birer şahidi.”
ENGİN SAĞLAM
