6 ŞUBAT DEPREMLERİ ANMA PROGRAMI GÖZYAŞLARI İÇİNDE YAPILDI; “BU GECE DEPREM OLURSA NE YAPACAĞINIZI DÜŞÜNÜN”

123

6 Şubat Depremleri Anma Programı Kütahya’da deprem gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. AKUK-DER Başkanı Mehmet Mete Çetinkaya 6 Şubat’ta yaşanılanları anlatırken katılımcıların çoğu göz yaşlarına hakim olamadı. Çetinkaya, deprem gerçeğini bir kez daha hatırlatarak “caddelerde sağlı sollu binalara bir bakın. Oturduğunuz yer nasıldır bilmiyorum. Bu gece o deprem Kütahya’da olursa ne yapacağınızı düşünün! Yoksa depremden sonra yapılacak hiçbir işimiz yok” ifadelerini kullandı.

Kütahya Belediyesi ile İnşaat Mühendisleri Odası Kütahya Temsilciliği iş birliği ile düzenlenen 6 Şubat Depremleri Anma Programı Kütahya Belediyesi Konferans Salonunda yapıldı. 6 Şubatta yaşanan ve 11 ili etkileyen depremde yaşanılanlar bir kez daha hatırlanırken adeta gözyaşları sel oldu.  Programa AKUK-DER Başkanı İnşaat Mühendisi Mehmet Mete Çetinkaya, Kütahya Dumlupınar Üniversitesinden Prof. Dr. Uğur Toprak konuşmacı olarak katılırken, özellikle Çetinkaya’nın yaptığı “6 Şubat’ın il saatleri” başlıklı sunum gözyaşları içinde izlendi.

“DEPREM TÜRKİYE’NİN BEKA SORUNUDUR”

AKUK-DER Başkanı Mehmet Mete Çetinkaya, programda yaptığı konuşmada deprem gerçeğini bir kez daha gözler önünde sererken önemli bilgiler verdi.  “Her sabah evden çıkarken çocuğunuzun üstüne montunu giydirip üşümesin diye böyle üzerine titreyerek evden uğurluyoruz. Veya akşam uyurken terlemesin diye birçok önlem alıyorsunuz. Biz iki yıl önce onların hepsinin cesetlerini çıkarttık” diyen Çetinkaya önlemlere dikkat çekti. “Şu an aramızda olan kaç kişi evinde deprem öncesi yapılması gerekenlerle alakalı eğitim aldı? Eğitim alanlarında kaç tanesi şu anda evinde afet çantası, deprem çantasını hazır hale getirerek bulundurdu? Var mı aramızda? Evinde şu anda bunların mevcut olduğu kişiler yüzde 8-10 civarında” ifadelerini kullanan Çetinkaya “Deprem Türkiye’nin beka sorunudur. Kütahya’nın da kendi il bünyesinde beka sorunudur. Kütahya’mızda acaba yapı envanteri stokuyla alakalı nasıl bir çalışma yapıyoruz? Ben duyuyorum, inşaat mühendisiyim. İnşaat Mühendisi Odası Başkanımız her gazete demecinde, her topluluğunda anlatıyor. Diğer mühendis arkadaşlarımız anlatıyor. Hatay’da çalışmış arkadaşlarımız varsa yıkılan binaların yüzde sekseninin hatta doksanının çok eski binalar olduğu, çoğunun imar aklından geçtiği ve mühendislik hizmetinden yoksun olan binalar olduğunu göreceksiniz” dedi.

“O DEPREM KÜTAHYA’DA OLURSA NE YAPACAĞINIZI DÜŞÜNÜN”

Çetinkaya, yürürken caddelerde sağlı sollu binalara bir bakılması gerektiğini, kendi oturmuş olduğumuz binalara eski yapılara bakılması gerektiğini ifade ederek şöyle devam etti; “Bu gece o deprem Kütahya’da olursa ne yapacağınızı düşünün. Yoksa depremden sonra yapılacak hiçbir işimiz yok bizim. Hiçbir işimiz yok. Deprem olduktan sonra biz yardım tırları gönderiyoruz. Arama kurtarma ekipleri gönderiyoruz. İşte orada devasa çalışmalar yapılıyor ne alakası var? Depremden önce harcanacak olan bir dolar depremden sonraki sekiz dolara eşit. Ekonomik olarak. Kaybettiğimiz canlarla alakalı zaten bir telafi yok. E biz deprem olmamışken bu çalışmaları neden yapmıyoruz? Yani acaba depremin adı kötü, soğuk ve bize korkutucu geldiği için mi bu gerçekle yüzleşmiyoruz. Bu gerçeklerin hepsiyle yüzleşip bir an önce önlem almamız gerektiğini düşünüyorum.”

ALINMAYAN ÖNLEMLER

FELAKETİN BOYUTUNU BÜYÜTTÜ

Kütahya Belediyesi ile İnşaat Mühendisleri Odası Kütahya Temsilciliği iş birliği ile düzenlenen 6 Şubat Depremleri Anma Programı Kütahya Belediyesi Konferans Salonunda yapılırken programda önemli detaylara dikkat çekildi. Programın açılış konuşmasında İki yıl önce 6 Şubat sabahında milyonlarca insanın hayatının bir anda altüst olduğuna, binlerce binanın yıkılarak, on binlerce canımızı kaybettiğimize vurgu yapan İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Kütahya Şube Başkanı Emirhan Aydın “O gece evlerinde uyuyan insanlar bir daha asla sevdiklerine sarılamadılar. Bugün onları anmak ama daha da önemlisi aynı acıları tekrar tekrar yaşamamak için neler yapmamız gerektiğini konuşmaya ihtiyacımız var. 6 Şubat depremleri o kadar büyük ve o kadar yıkıcıydı ki bu konuda çalışma yapmış uzmanlar bile aslında bu kadarını beklemiyordu. Tabii bunu sadece bir doğal olay olarak değerlendirmemek lazım. Alınmayan önlemler, yapılan hatalar, yetersiz denetim bu felaketi daha da büyüttü” ifadelerini kullandı.

‘BİLİM İNSANLARININ VE MESLEK

ODALARININ ÖNERİLERİNİ DİKKATE ALIN’

Türkiye’de her altı yılda bir büyük bir depremin meydana geldiğini belirten Aydın “Ve biz her defasında aynı sahneleri izliyoruz. Yıkılan binalar, enkaz altındaki çığlıklar ve kaybettiklerimizin ardından yükselen feryatlar… Bu durum böyle olmak zorunda değil. Evet depremler olacak. Ama biz bu kadar savunmasız olmak zorunda değiliz. Bunun için yapılması gerekenler belli. Güvenli ve sağlıklı yapılaşma için bilim insanlarının ve meslek odalarının önerilerine dikkat alınmalı. Yapı sunumunun ne durumda olduğu net bir şekilde ortaya koyulmalı. Ama ne yazık ki geride bıraktığımız iki yıla baktığımıza yeterli adımların atılmadığını görüyoruz” şeklinde konuştu.

‘PROJEYE UYGUN YAPILIP

YAPILMADIĞI DENETLENMİYOR’

Konya’da 4 katlı bir binanın deprem yokken, hiçbir dış etken yokken kendi kendine yıkıldığını hatırlatan Aydın “Üstelik bu ülkemizde yaşadığımız ilk vaka da değil. Eğer artık bu haberleri görmek istemiyorsak ilk adımı atmalı ve riskli yapı stokunu hızla belirlemeliyiz. Deprem master planları hazırlanmalı ve özellikle Kütahya gibi deprem riski taşıyan şehirlerde bu çalışmalar ivedilikle hızlandırılmalıdır” dedi.  Kütahya özelinde en acil olarak yapılması gerekenin yapı stoku envanteri çıkarılması olduğuna dikkat çeken Aydın “Zemin iyileştirme çalışmaları denetim altına alınmalıdır. Şehrimizde yapılan iyileştirme uygulamalarının projeye uygun yapılıp yapılmadığı denetlenmemektedir. Bu iş birkaç kişinin makinesinin kapasitesine göre değil, bilim ve mühendislik esaslarına göre yapılmalıdır” dedi. Kütahya Belediyesi bünyesinde Geoteknik Mühendisi bulunmadığını dile getiren Aydın, belediyenin bir an önce geoteknik mühendisi istihdam etmesinin büyük bir önem taşıdığını ifade etti.

‘KAT YÜKSEKLİĞİ PROBLEMİ ÇÖZÜLMELİ’

Kütahya’da kat yüksekliği probleminin derhal çözülmesini gerektiğini vurgulayan Aydın, basık dairelerin estetik kaygılar nedeniyle taşıyıcı sistem ebatlarının küçültülmesine neden olduğunun unutulmamasının önemine dikkat çekti. Ülkemiz genelinde ise taslağı yayınlanan deprem yönetimleri tebliğinin bir an önce hayata geçirilmesini talep eden Aydın “Bu tebliğ sayesinde alışageldiğimiz küçük kolonlu tasarımlar yerine kaslı, perdeli binaları görmeye başlayacağız. Bunun çok fazla maliyet getirdiğini düşünenler var. Ama o durum öyle değil. Bir daire başına maliyeti aslında bir kombi parası. Yani bizim insanımız bir kombi parasını ödüyor” ifadelerini kullandı.

DEPREM ANINDA SİZ VE SEVDİKLERİNİZ

NEREDE OLACAKSINIZ?

Ülke genelinde müteahhitlik sisteminin değiştirilmesi çağrısında bulunan Aydın, eğitimsiz müteahhitlerin inşaat yapmasının önüne geçilmesinin önemine vurgu yaparak “Yetkin mühendislik kavramı hayata geçirilmeli, mühendisler alanlarında uzmanlaşmalıdır. Bugün burada konuştuklarımız sadece konuşma olarak kalmamalı” diye konuştu. Bir sonraki deprem geldiğinde herkesin ya güvenli bir binada olacağına ya da enkaz altında kalacağına dikkat çeken Aydın sözlerine şöyle son verdi; “Karar bizim, seçim bizim. Bilimi, mühendisliği ve aklı rehber alarak bu şehri, bu ülkeyi hepimiz için güvenli bir hale getirmek zorundayız. Deprem nerede olacak önemli değil. Siz ve sevdikleriniz o an nerede olacaksınız? Asıl asıl mesele bu.”

“GÜÇLÜ VE DİRENÇLİ BİR ŞEHİR İÇİN EMİN ADIMLARLA İLERLİYORUZ”

Belediye Başkan Yardımcısı Haşim Ertekin ise 6 Şubatta gerçekleşen 2 büyük depremle sarsıldıklarını, bu yıkımın büyük bir ders niteliğindeydi olduğunu belirtti. Afetlere karşı hazırlıklı olmamız gerektiğini ve şehirlerimizi dayanaklı hale getirerek yapı kaybını en aza indirilmesi gerektiğine vurgu yapan Ertekin, “Belediye olarak bizler afetlerin her aşamasında sorumluluklarımızın bilincinde hareket ediyoruz. Afet öncesinde riskleri azaltmak hazırlık yapmak afet anında hızlı müdahalede bulunmak ve sonrasında yaraları en hızlı şekilde sarmak için var gücümüzle çalışıyoruz” dedi. Riski azaltmak ve Türkiye afet müdahale planında belirtilen görevleri yerine getirmek amacıyla tüm birimlerle el ele vererek çalışmalarını sürdürdüklerine değinen Ertekin, güçlü ve dirençli bir şehir için emin adımlarla ilerlediklerini söyledi.

“DEPREM SİMÜLASYONU HAZIRLAMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Kütahya Belediyesi Afet İşleri Müdür İbrahim Altıok’ta Kütahya Belediyesi’nin yapmış olduğu çalışmalar hakkında bilgiler vererek “Deprem simülasyonu hazırlamaya çalışıyoruz. Deprem simülasyonunun altyapısını da inşaat mühendisleri odası başkanımızla da toplantıları yaparak belirledik. Bununla alakalı başkanım kendi konuşmasında da zaten arz etti. Bu konuyla alakalı ilimizde yapı stoku envanterinin belirlenmesiyle alakalı gerekli çalışmalar başlayacak. Bu konuyla alakalı bütün meslek odaları, bütün kamu kurum kuruluşları, üniversite ve STK’lardan destek alarak bu çalışmaları yürüteceğiz” ifadelerini kullandı.

‘BELEDİYE BAŞKANINI DAHA

HİÇ ARAMIZDA GÖREMEDİK’

AKUK-DER Başkanı Mehmet Mete Çetinkaya, ‘6 Şubat’ın ilk saatleri’ konulu konuşmasında önemli noktalara değindi. Çetinkaya, 2 yıl önce bugün sabah 04.17’de bir alarm verildiğini ve bir deprem meydana geldiğini, bu depremde 50 bin 758 kişinin resmi kayıtlara göre vefat ettiğini söyledi. Haber aldıktan sonra organize olarak yola çıktıklarını ve bu sırada 700-800 tane mesaj aldıklarını, bir o kadarda telefon geldiğini belirten Çetinkaya, arayanların mesaj atanların ‘Biz ne yapabiliriz?’ sorusunu sorduğunu belirtti. Kendisinin “Deprem olduğu gün hiçbir şey yapamazsınız” cevabını verdiğini belirten Çetinkaya “Ama bugün yapabilirsiniz. Depremle alakalı bir sempozyum hatırlıyoruz. 5-6 kez yaptık. Çeşitli hocalarımız geldi, biz geldik. Ama katılım hep az oldu. Maalesef mesela belediye başkanımızı da daha hiç göremedik aramızda. Yarın bizim de başımıza gelebilir deprem gerçeği. Ve gelecek. Elazığ depremi, Simav depremi hepsine katıldım. Depremin bana ya da benim yakınlarımın başına gelebileceğini hiç düşünmedim. Eğitimlerimi verirken de hiç düşünmedim. Ta ki 23 Ekim’de Van ilinde deprem meydana geldiği güne kadar. Van’da deprem geldiği gün, deprem olduğu gün evet benim de başıma gelebiliyormuş deyip Van’a gittik ve kendi akrabalarımın cesetlerini enkazdan çıkartmak zorunda kaldım” dedi.

‘HEPİNİZ UNUTTUNUZ VE UNUTUYORSUNUZ’

“6 Şubat depremlerinde Hatay’a ilk yirmi ikinci saatlerde ulaştık. Hatay’a giren ilk ekiptik. Hatta ilk iki gün bizim dışımızda hiçbir araba kurtarma ekibi Hatay’a ulaşamadı maalesef. Çünkü çok ciddi bir depremdi. üçüncü günden sonra çoğaldı. İHH geldi, diğer ekipler geldi” diyen Çetinkaya “Ama orada yaşamış olduğumuz olaylar duygular görüntüler bunlar sizlere anlatılarak ya da dün akşam saat işte dokuzdan beri hepinizin sosyal medyalarında, Whatsapp durumlarında, arkadaşlarınızın, akrabalarınızın paylaşmış olduğu ‘6 Şubat unutturmayacağız. Hepiniz unuttunuz. Ve unutuyorsunuz’ ve bugün eve gidip deprem öncesinde neler yapmanız gerektiğini öğrenmediyseniz yine unuttunuz. Maalesef felaket başa gelmeden evvel önleyici ve koruyucu tedbirleri almazsanız geldikten sonra dövünmenin bir anlamı yoktur demiş Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Ne kadar güzel özetlemiş değil mi? Çünkü hiçbirimiz bununla alakalı önlem almıyoruz. Neden? Çünkü evimizde eğer böyle büyük bir çanta olursa kötü görülür. Dekorumuzu bozar. Gelen misafirlere kötü görünür. 50 bin 758 vatandaş vefat etti. Neden? Van’da eğitim verdik. Sizler gibi gelip dinleyen vatandaşlarımız oldu. Sonra Van’da deprem oldu. Ben oraya arama kurtarma ekibimle beraber gittim. Bir tane vatandaş tanıdığı beni tanımış. ‘Keşke seni dinlemiş olsaydık’ dedi. İki tane ailesinden bireyi kaybetmişti. Artık çok geç. Bizim için şu an geç değil. Henüz geç olmadı. O yüzden lütfen yani yalvarıyorum. Rica ediyorum. Artık emir telakki ediyorum. Adına siz ne derseniz deyin. Depremle yaşamayı öğrenmek zorundayız” şeklinde konuştu.

“EV ALIRKEN SAĞLAM BİNA ALMAMIZ LAZIM, SORGULAMAMIZ LAZIM”

“Deprem eğitimlerine katılın. Sizin deprem olduktan sonra dışarı çıkıp söyleyeceğiniz bir tek kelime onlarca insanı kurtarabilir. Buna emin olun” diyen Çetinkata sözlerini şöyle sürdürdü;  Onu geçtim Depremden sonra kendinize ve ailenize neler yapmanız gerektiğiyle alakalı kendi canınıza sahip çıkın. Ya boş verin başka insanları. Yani araba kurtarmacı olup tanımadığı insanları kurtarmak zorunda değilsiniz. Kendi ailenize sabah üşümesin diye üstüne mont giydirdiğiniz çocuğunuzu korumak için yapacaksınız bunu. Herkes yaparsa bunu zaten hiçbir problem kalmayacak. Devasa çadır kent alanlarına devasa arama kurtarma malzemeleri bunların hiçbirisine gerek yok. Bunlar çok boş konuşmalar. Maalesef Türkiye için mevcut konuşmalar. Ama bizim bunları yapmamamız lazım. Bizim sağlam binalar yapıp, ev alırken sağlam bina almamız lazım, sorgulamamız lazım. Evin güçlü olması, kaslı olması bir kombi bedeli her daireye fiyatı. Ama biz maalesef daire alırken kendim de inşaat mühendisi diyorum. Kombine markasını önem veriyoruz.  Hiç kimse bunun projesini de nasıl bir ya da nasıl beton kullandı diye sormuyor. Maalesef. O yüzden burada suç mühendislerde de değil. Suç işte ne bileyim o yöneticilere değil bu suç tamamen herkesin bireysel olarak kendisinde. Biz sorgulamaya başlarsak mühendis yapmak zorunda kalacak. Mühendis yapmak zorunda kalırsak belediye bunları uygulamak zorunda kalacak. Her şey bireyden başlıyor.”

Programın sonunda ise Kütahya Dumlupınar Üniversitesinden Prof. Dr. Uğur Toprak ‘Yapılarda sık yapılan hatalar ve Hatay örnekleri’ ile ilgili bir konuşma gerçekleştirdi.




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *