Kütahya’da cam tavanları yıkarak yönetim kadrolarına isimlerini yazdıran kadınlar, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü sebebiyle GAZETE KIRKÜÇ’e özel açıklamalarda bulundu
‘DÜNYA’YI KADINLAR YÖNETSE BÖYLE Mİ OLUR’
Cam tavan sendromu, kadınların bir kuruluş içindeki üst düzey pozisyonlara yükselmelerini engelleyen önlerindeki görünmez saydam engele verilen isim olarak kabul edilirken, Kütahya’da cam tavanları yıkan birçok kadın yer alıyor. Kadınların pozitif ayrımcılığa ihtiyaç duymasının kendisine acı verdiğini belirten KSBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Duygu Perçin Renders, “Bir kadının olaylara yaklaşımı, bilime bakış açısı, analiz sentez yeteneği farklı bu yüzden yönetimlerde kadınlar mutlaka olmalı. Eski Türk toplumlarında da böyleymiş. Bugün dünyada bu kadar savaşın olmasının en büyük sebeplerinden biri, kadınların yönetimde olmaması. Dünya’ya kadın eli değmeli. Kadınlar iş hayatında bir yere kadar geldi ama maalesef hala en tepede kadınları göremiyoruz. Erkek egemen bir şekilde yönetiliyoruz. Keşke kadınlar günü kutlanmasa da daha çok kadın yöneticimiz olsa” temennisinde bulundu.
‘ÖNLERİNE ZORLUKLAR ÇIKIYOR’
Kadın eli değen her yerin farklılaştığını belirten Yeşilay Kütahya Şube Başkanı ve DPÜ Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Fulya Topçuoğlu Ünal, “Kadınlar yönetim kadrolarında yer almak istediğinde önlerine zorluklar çıkıyor. Bizim ayrı zorluklarımız oluyor iş hayatının yanında annelik sorumluluğu, ev sorumluluğu var oluyor. Evet eşit değiliz ama “kadınım yapamam” deyip oturmamak bu eşitsizliği kabullenmemek gerek” ifadelerini kullandı.
‘HER BAŞARILI KADININ ARKASINDA ŞAŞIRMIŞ BİR ERKEK VARDIR’
Dünya Kadınlar Gününde bile hep erkeklerin konuştuğu ifade eden Katılımcı Kadınlar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Modacı Cemile Gül, “Baskı altında büyütülen kız çocukları yetişkinliklerinde bilinçaltındaki intikam duygusuyla yine kadınlara bu baskıyı yansıtıyor. Zorlukları aşamayan kadın zorlukları aşan kadınla empati kurmayıp intikam alıyor. Kadınlar bu kısır döngü içinde yitip gidiyor” dedi. Bu döngünün eğitimle kırılacağını belirten Gül, “Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın, her başarılı kadının arkasında ise şaşırmış bir erkek vardır” şeklinde konuştu. Kadınların başarılı olmasının kocası tarafından bile yadırgandığına değinen Gül, erkeğin bu başarıyı kabullenene kadar yılların geçtiğini; kadının hem eşiyle hem de işiyle mücadele etmek zorunda kaldığını belirtti.
‘KENDİMİZİ GÜÇLÜ HALE GETİRMEMİZ GEREK’
Eğitim seviyesinin yüksek olduğu bir yerde dahi kadın olarak kabul görmenin zorluğuna değinen KSBÜ SBF Dr. Öğretim Üyesi ve Rektör Danışmanı Bahar Çelik ise bir kadının en büyük gücünün bilgi olduğuna bu büyük gücü artırmak için daha fazla çalışmak gerektiğine vurgu yaptı. Çelik, “Bir erkeğin bizi kabullenmesini beklemek yerine bizim kendimizi güçlü hale getirmemiz gerek” dedi. ŞEYMA DÖNMEZ
