2013 yılında ilkokul çağındaki kız çocuklarının %99,6’sı okula kayıtlıyken 2021 yılında bu oran %93,1’e indi. TBB Çocuk Hakları Komisyonu’nun11 Ekim tarihli açıklamasında cinsiyetleri nedeniyle eğitimsiz bırakılan, erken yaşta evlenmeye ya da çalışmaya zorlanan kız çocuklarının geleceğe güvenle bakamadığına vurgu yapıldı
Türkiye Barolar Birliği Çocuk Hakları Komisyonu kız çocuklarının cinsiyetlerinden ötürü maruz kaldıkları ayrımcılık ve eşitsizliğin farkındalık günü olan 11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü’nde kız çocuklarına yönelik ayrımcılığın karşısında olduklarını belirten bir basın açıklamasında bulundu.
Birleşmiş Milletler ’in Türkiye, Kanada ve Peru’nun girişimleriyle 2012 yılında aldığı kararla 11 Ekim’in, Dünya Kız Çocukları Günü olarak ilan edildiğinin hatırlatıldığı açıklamada; Türkiye’nin söz konusu kararın alınmasına öncülük etmesine rağmen kız çocuklarının cinsiyetleri nedeniyle maruz kaldığı ayrımcılığı önlemek için gereken politikaları üretemediğine vurgu yapıldı.
AYRIMCILIĞIN ÜRÜNÜ: KADINA ŞİDDET
Kız çocuklarının cinsiyetleri nedeniyle eğitimsiz bırakıldığı, erken yaşta evlenmeye ya da çalışmaya zorlandığı, güçlü ve üretken bireyler haline gelmeleri önünde engeller olduğu sürece geleceğe güvenle bakmanın mümkün olmadığına vurgu yapılan açıklamada kadına yönelik şiddetin, kadınların çocuk yaşta olduğu dönemde başlayan ayrımcılığın ürünü olduğu belirtildi.
Kız çocuklarının eğitim dışında kalmalarının en temel sorun olarak vurgulandığı açıklamada; “Bugün kız çocuklarımızın okullaşma oranı giderek düşmekte, kız çocukları eğitimden koparılmaktadır. 2013 yılında ilkokul çağındaki kız çocuklarının %99,6’sı okula kayıtlıyken 2021 yılında bu oran %93,1’e inmiştir. Bir başka deyişle, kız çocuklarımızın %7’si ilkokul eğitimi dahi alamamaktadır. Zorunlu eğitim çağında okula gidemeyen kız çocukları çalıştırılmakta, erken yaşta evlenmeye zorlanmaktadır. Okul dışında kalan kız çocukları her türlü şiddete ve istismara açık hale gelebilmektedir.” Denildi.
Açıklamada şöyle devam etti: “11 Ekim Dünya Kız Çocukları Günü vesilesiyle Türkiye Barolar Birliği Çocuk Hakları Komisyonu olarak, kız çocuklarının cinsiyetleri nedeniyle ayrımcılığa ve eşitsizliğe maruz kalmalarının önlenmesi için gösterilecek her çabaya aktif olarak destek verme, aksi yöndeki politikalara karşı çıkma kararlılığımızı bir kez daha vurguluyoruz.”
