KORKU…

1307

Korku, belirsizlik karşısında farklı algılar ve tehdit algısı ile tetiklenen, rahatsız edici ve olumsuz bir his… Korku; bir tehlike veya tehlike düşüncesi ile karşı karşıya kalındığında duyulan endişe, üzüntü, kaygı ve stres… Korku, bedenimizin tehlikeye karşı öz savunması… Korkunun kontrol edilmemesi, psikolojik ve fiziksel marazların oluşmasına neden durum… Korku, irade ve mantıkla kontrol altına alınması güç bir duygu… Korku; fiziksel, duygusal ya da psikolojik, gerçek veya hayalî zarar tehdidi ile ortaya çıkabilen bir duygu… Korku; kötülük gelme ihtimali, tehlike, muhatara (korkutucu durum, tehlike, zarar, ziyan)… Korku; gerçek veya beklenen bir tehlike ile yoğun bir acı karşısında uyanan ve coşku, beniz sararması, ağız kuruması, solunum ve kalp atışı hızlanması vb. belirtileri olan veya daha karmaşık fizyolojik değişmelerle kendini gösteren duygu… Hangi korku, nasıl korku? Korku; cebin (Arapça), dehşet (Arapça, ani korku), evham (Arapça, vehimler, korkular), haile (Arapça, korku veren,  hāˀilat -korkunç şey), havf (Arapça), havil (Arapça), heybet (Arapça, haybat – korku ve huşu duyma veya duyurma), mevhum (Arapça, vehmedilen, boşuna korkulan), müthiş (Arapça, mudhiş -dehşet veren), rahip (Arapça, rāhib -Hıristiyan din adamı, keşiş” sözcüğünden alıntı; rahab -korku, dehşet, saygı, hürmet)…

Korku’yu söz erbabının sözlerinden idrak etmeye çalışalım… “Korku, köleliktir. (Platon)… “Testi, taştan korkar.” (Hz. Mevlana)… “Korkular umutsuz, umutlar ise korkusuz olmaz.” (Spinoza)… “ Suyun duru akanından, insanın yere bakanından korkmalı.” (Atasözü)… “Hiçbir şey, korkudan daha korkunç değildir.” (Henry David Thoreau)… “Korkak, tehlikeyi görünce ayaklarıyla düşünendir.” (Pierre Beaumarchais)… “Hayatta insanı mahveden üç şey: Korkaklık, gurur ve öfkedir.” (Visdomsord)… “Kendinden çok kişinin korktuğu kimse, çok kişiden korkmalıdır.” (Publilius Cyrus)… “Saygı olan yerde korku olur, lâkin korku olan yerde her zaman saygı olmaz.” (Eflatun)… “Hangi meyve oldu da dalında kaldı? Öyleyse ölmekten korkma, ham olmaktan kork!”  (Hz. Mevlana)… “Komutanı koyun olan aslan ordusundan korkmam; komutanı aslan olan koyun ordusundan korkarım.”  (Büyük İskender)… “Korku ve cesaret birbirini bastırmaya çalışırsa korkuyu at. Cesarete ihtiyacın kalmayacaktır. Umut her zaman var, bulabilene…”  (The Shawshank Redemption)…

Korkan bireyin; nasıl korktuğuna bağlı olarak beniz solar; terler, titrer, çarpıntı olur, üzülür, dehşete kapılır vb. duygulara mârûz kalır… Korku bozuklukları da korkunun şiddetli bir hal olması ile meydana gelir. Korku alt yapılı rahatsızlıklar ile karşı karşıya kalındığında bir uzmana danışmak ve tedavi almak gerekebilir… Korkuyu tetikleyen bazı unsurlar… Belirli nesneler ya da durumlar (örümcekler, yılanlar, yükseklik, uçak gibi)… Gelecek kaygısı… Kafada kurulan hayâlî olaylar… Çevresel tehlikeler… Bilinmezlik ve belirsizlik… Korku bozuklukları… Genel korku, herhangi bir olguya bağlı olmayan korku… Panik bozukluğu… Fobik bozukluk, belli bir nesneye ya da duruma bağlı olan korku… Korku türleri… Dünya genelinde insanın hayatını olumsuz yönde etkileyen ve psikolojik rahatsızlıklara neden olan binlerce korkular var… Agorafobi; bir çeşit anksiyete bozukluğu (belirtileri: yalnız başına dışarıya çıkma ve yalnız başına kalma korkusu agorafobi korkusu)… Klostrofobi, kapalı alanda kalma korkusu (asansör gibi küçük ve dar alanlarda kapalı kalma korkusu ya da bir yerde kilitli kalma korkusu)… Zenofobi, yabancılardan korkma veya yabancılara karşı nefret duygusu besleme… Sosyal (belirli bir cinsiyet, statü, değişime karşı isteksizlik, vs.) korkusu… Ölüm korkusu… Çeşitli hastalıklara yakalanma korkusu… Kontrast korkusu – öne çıkma isteksizliği… Cinsiyet korkusu… Başkalarına zarar verme korkusu… Akrofobi, yükseklik korkusu… Niktofobi, geceden ve karanlıktan korkma… Zoofobi, hayvan korkusu… Kandan korkma, kesici alet görmekten korkma, randevulara geç kalmaktan korkma vb. korkular… Ekofobi (iklim değişikliği karşısında derin çaresizlik duygusu)… Uzay korkusu… Başarısızlık korkusu… Korku belirtileri… Göğüs ağrısı, nefes darlığı, hızlı kalp atışı, mide bulantısı, terleme, titreme, ağız kuruluğu, panik bozukluğu, travma sonrası stres bozukluğu, sosyal anksiyete bozukluğu, psikolojik rahatsızlıklardan kaynaklanan korku belirtileri… Korku, normal Korkunun fobiye dönüşmesi, ciddi sorun… Korkmayan da korkar bir şekilde, aslında… Korkusuz korkak olmaktır, korkuyu korkutmaya çalışmaktır bu… Korkunun olması, tedbirli olabilmenin gereği… Korkunun olmaması, her durumda ne kadar doğru? Korkunun ecele faydası yok…

Korku hâlinde başka olumsuz duygular da ortaya çıkabilmekte… Kimden, neden korkmalı? Hem dosttan hem düşmandan korkmalı… Yanlış yapmaktan korkmalı… Dostu üzmekten, düşmanı sevindirmekten korkmalı… Hak’tan korkmalı… “Ey iman edenler, Allah’tan korkun. Herkes yarın için neyi takdim ettiğine baksın. Allah’tan korkun. Hiç şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.” (Haşr 18)… “Şüphesiz Allah korkup-sakınanlarla ve iyilik edenlerle beraberdir.”  (Nahl 128)… “Ey iman edenler, Allah’tan korkup-sakının ve (sizi) O’na (yaklaştıracak) vesile arayın; O’nun yolunda cihad edin, umulur ki kurtuluşa erersiniz. “(Maide 35)… Keder; acı, dert, elem, gam, hüzün, ıstırap, sıkıntı, tasa ve üzüntü… Hüzün (Arapça, ḥuzn); üzüntü…  Korku, keder (hüzün) sözcüklerinin düğümlendiği, Peygamberimizin Hz. Ebubekir’le Mekke’den Medine’ye hicret ederken mağarada ona söylediği söz: “Lâ tahzen, innallahe meanâ” (Üzülme. Allah bizimle beraberdir.)…

Korkuyu, fobiyi, anksiyeteyi ortadan kaldırmanın en kötü yolu, onları dondurmak ya da kaçmak… Korkuyu tedavi etmenin birçok kanıtlanmış yolu var elbette… Mühim olan, uzman desteğinde gerekli tedaviyi almak… Korkunun her birimize gerekli olan kısmını yok etmeye çalışmak ise, duyarsız hâle gelmek demek… İnsan olmanın, insan kalmanın tek yolu, yaradılışımızdaki dengeleri bozmamak olsa gerek… Korkmanın en güzeli ve en gereklisi vatan sevdası… “Korkma, sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak; sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak. O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak; o benimdir, o benim milletimindir ancak.” (Mehmet Akif Ersoy)… Korkuyu korkutmanın en güzel ve en anlamlı olanı da Komando Andı… “Korku nedir bilmeyiz. Biz dağların erleri… Yuva yaptık göklere… Baş döndüren yerlere… Engel tanımaz aşarız… Yüce engin dağları…”…

Korku deyince ilk akla gelen Dracula hikâyesiTransilvanya’da bulunun meşhur Dracula şatosunda çeşitli işkence âletleri varmış… Transilvanya’nın en zengin ve en korkulan adamı Vlad’a ait bu şatoda, bir gün yardımcısı ona gelip; “Siz çok zenginsiniz fakat bu şehirde çok fazla fakir var bana soracak olursanız herkesin karnının doyması lâzım, fakir kalmaması gerek.” demiş… Vlad, başka bir şatosunda bir yemek vermiş… Fakirleri oraya toplamış… Herkes yemek yerken bütün kapıları pencereleri kilitletip şatoyu yaktırmış… Yardımcısına; “Artık kimse zor durumda kalmadı .” demiş… Vlad’ın kardeşi bir peder imiş; ondan korkmadığı için kardeşini öldürememiş… Vlad ‘ın canilikleri akıl almaz boyutta imiş… İnsanlara acı çektirmekten zevk almakta imiş… Öldürdüğü insanların kanını içiyormuş… Çeşitli sebeplerle Vlad’ın şatosuna giden hiç kimse şatodan canlı olarak çıkamamış… Vlad, cani bir vampir imiş… Kurbanlarını feci şekilde öldürmekte imiş… Herkesin kendisinden korkmasını istiyormuş… Fatih Sultan Mehmet, iki elçi gönderip Vlad ‘ı uyarmış; Vlad, bu elçileri kazığa oturtup başlarını Osmanlı İmparatorluğuna göndermiş… Fatih Sultan Mehmet, Vlad’a ordu göndermiş… Vlad, korkup kaçmış; ancak Osmanlı İmparatorluğunun askerleri tarafından yakalanıp öldürülmüş…

Cesaretin, korkunun yoldaşı olduğunu unutmamak önemli… Korkuyla baş edebilmenin yolu, korkuya fırsat vermemek… En çok, sevdiklerimizi üzmekten ve sırtımızı dayadığımız dost bildiklerimizden korkmalıyız… Selam, sevgi ve saygılarımla.




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *