Yazar Güner Dinçaslan, Cumhuriyetin Yüzüncü Yılı anısına edebiyat dünyasına kazandırdığı iki romanını KSBÜ’de tanıttı. 22 günde sonuçlanan Sakarya Savaşını 22 günde yazarak Guinness Rekorlar Kitabı’na geçen Dinçaslan, “Savaş romanı yazan tek kadın yazar” ünvanı ile dikkatleri üzerine çekti.
Kütahya Sağlık bilimleri Üniversitesinde (KSBÜ), Güner Dinçaslan söyleşisi ve imza günü etkinliği gerçekleşti. 1962 yılında Kayseri’de doğan Güner Dinçaslan, ilk kitabını 2000 yılında yayınlayarak; toplam 22 kitabı ile ödüller aldı. Dinçaslan, 2009 yılında “Mucize” isimli romanıyla ” Yılın En İyi Kadın Yazar” ödülüne, 2015 yılında ise “Köle Taciri” romanıyla Türkiye Yazarlar Birliği roman ödülüne layık görüldü.
‘100 YIL İÇİNDE YAZILMIŞ TEK ROMAN’
22 ve Dört Nala isimli iki kitabının söyleşisi ve imza günü için Kütahya’ya gelen yazar, 22 isimli romanında Sakarya Savaşı’nı, Dört Nala isimli romanında Büyük Taarruz’u anlattı. 22’de geçen kahramanların devam niteliğinde olduğu için Dört Nala’da da olduğunu ifade eden Dinçaslan, 22 Romanı, Sakarya Savaşı üzerine 1922-24 yılları arasında Halide Edip Adıvar’ın Ateşten Gömlek ve Vurun Kahpeye Romanlarından sonra 2021 yılına gelinceye kadar yani 100 yıl içerisinde yazılmış tek romandır. Yakup kadri’nin Yaban romanında, Küçük Ağa’da, Sevinç Çokum’un Ağustos Başağı’nda Romanında Sakarya Savaşı biraz geçer ama baştan sona anlatılmaz”dedi. 22 Romanında ise birinci günden sonuncu güne kadar savaşın bütün anatomisinin anlatıldığını belirten Dinçaslan, romanda kurgusal hikâyelerin de bulunduğunu aktardı.
22 GÜNLÜK SAVAŞI 22 GÜNDE YAZDI
GUİNNESS REKORLAR KİTABI’NA GEÇTİ
22 Romanının 22 günde yazıldığını açıklayan Dinçaslan, “22 günde yapılan bir savaş 22 günde yazılmalı diye düşündüm. Literatüre öyle geçti, Guinness Rekorlar Kitabı’na da öyle geçecek. Dünyada Sherlock Holmes’den sonra dördüncü sırada. 6 haftada yazılmış benimki 22 günde yazıldı ben bir günle üçüncü olmayı kaçırdım” dedi. Hayatın kendisini için 22 gün durduğunu ifade eden Dinçaslan, “Ölmemek için yedim, bayılır gibi uyudum. Gece gündüz kendimi romana adadım ama feda olsun” ifadelerini kullandı.
22 günde yazılması için çok ciddi bir ön hazırlık süreci geçirdiğini belirten Dinçaslan, “Bunlar tabii bir günde yazılacak bir şey değil. Bunun bir alt yapısı var. Yılların içinde oluşan bilgi birikimi, belge toplama süreci olması gerekiyordu, benim bir bilgi havuzum vardı”dedi. Tarihi roman yazmanın büyük bir vebal işi olduğunu dile getiren Dinçaslan, romanlarına Emekli Albay Kadim Koç, Murat Özbülbül ve Taner Topçu’nun yanında kale gibi durup bilgi akışını sağlayarak konsept danışmanlığı yaptığını açıkladı.
ALANINDAKİ TEK KADIN YAZAR
Okur geri dönüşlerinin çok olumlu olduğunu belirten Dinçaslan, “Dördüncü baskısı yapıldı. Okuyucu romanları çok sevdi çünkü Anadolu’nun kendisini yazdım. Dünya’da ve Türkiye’de savaş romanı yazan tek kadın yazarım. Kadın yazarlar, çok önemli eserler verdiler ama hiçbiri savaş romanı yazmamış. Hakkını verdiğimi düşünürüm. İki roman daha geliyor Kızılca Gün ve Son Saat. Son saat Mustafa kemal Atatürk’ün hayatının romanı, Kızılca Gün de Mustafa kemal Atatürk’ün devletin başına lider seçildiği günün ismidir. Çok önemli bir Türk-Oğuz geleneğidir. Ben hem unutmasın hem de Mustafa Kemal bu devletin başına halkı tarafından nasıl lider olarak seçildi onu göstermek adına yazdım. Bu 4 kardeş roman Cumhuriyetin 100. Yılı anısına Türk milletine armağan olsun” şeklinde konuştu.
M. RIDVAN CEBECİOĞLU
