DPÜ, Fatih ve Osmanlı Estetik Dünyası başlıklı konferansta İstanbul’un fethedildiğinde tam bir harabe durumunda olduğuna değinen Ayvazoğlu, Fatih’in Bizans kültürünün yaygın olduğu şehri imar ettiğine değindi. Ayvazoğlu, Osmanlı Devleti’nin sanatın pek çok alanında altın çağını Fatih döneminde yaşadığını söyledi.
Kütahya Dumlupınar Üniversitesinde Yazar Beşir Ayvazoğlu’nun konuşmacı olarak yer aldığı Fatih ve Osmanlı Estetik Dünyası başlıklı konferans GSF Ahmet Yakupoğlu Konferans Salonu’nda düzenlendi.
Fatih Sultan Mehmet’in sadece bir komutan değil, aynı zamanda bir devlet adamı, bilgin ve sanatkâr olduğunu söyleyen DPÜ Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, Fatih’in İstanbul’u fethettikten sonra şehri bir kültür ve sanat merkezi hâline getirmek için büyük çaba gösterdiğini de sözlerine ekledi. Konferansın konuşmacısı Beşir Ayvazoğlu’nun Fatih dönemi Osmanlı Devleti’ni en iyi bilen isimlerden biri olduğuna değinen Kızıltoprak, “Kendisinden çok kıymeti bilgiler edineceğimize inanıyorum” dedi.
Fatih’in ve Osmanlı’nın estetik anlayışını anlattığı konuşmasında Beşir Ayvazoğlu ise Fatih’in mimari, edebiyat ve müzik gibi alanlarda önemli eserlere imza attığını vurguladı.
‘İSTANBUL FETHEDİLDİĞİNDE
HARABE DURUMUNDAYDI’
İstanbul’un fethedildiğinde tam bir harabe durumunda olduğuna değinen Ayvazoğlu, “Haçlı seferlerinden dolayı yakılıp yıkılmış ve soyulmuştu. Hipodrom’daki 4 at heykeli bugün Venedik’tedir. Örme dikilitaş’taki bakırlar bile sökülmüştür. Fatih, bu şehri imar etmek istiyordu ama şehirde Bizans kültürü hâlâ yaygındı. Fatih Sultan Mehmet, İstanbul’un yedi tepesinden birine saray, bir diğerine de bugün Fatih Camisi’ni içine alan külliye yapılmasını sağlamıştır. Bu iki eser Osmanlı Devleti’nin İstanbul’daki imar çalışmalarının öncüsü olmuş, diğer evler bu yapıların çevresinde şekillendi” dedi. Ayvazoğlu, Osmanlı Devleti’nin sanatın pek çok alanında altın çağını Fatih döneminde yaşadığını söyledi.
DPÜ
