850 kilometre uzaklıkta bulunan Kütahya ve Hatay Defne arasında büyük bir yardımlaşma örneği sanata dönüştü. 6 Şubat depreminin ardından acılar GastroSeramik buluşması ile yaralar sanat ve üretim gücüyle sarılmaya çalışıldı. Defne’de yaşanan yıkımın izleri Hatay mutfağının tescilli mutfak lezzeti ve Kütahya’nın seramiği ile geleceğe taşındı.
S. S. Frigg Kadınları Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi ve S. S. Defne Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi işbirliği ile GastroSeramik buluşmasının ikincisi Kütahya Belediyesi Kültür ve Sanat Akademisi’nde gerçekleştirildi. Hatay ve Kütahya kültürünün kadınların dokunuşu ile buluşturulduğu projenin Kütahya’daki programına Kütahya’dan birçok siyasi ismin yanında Kütahya’nın önde gelen isimleri katıldı.
6 ŞUBAT GÜNÜ İLK SES KÜTAHYA’DAN GELDİ
6 Şubat depreminin izlerinin hala yüreklerde ilk günkü kadar derin hissedildiğinin altını çizen Defne Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Nesrin Deli, “Maalesef ki 6 Şubatı yaşadık. 6 Şubatla birlikte orada şehirler yıkıldı. Sadece Hatay değil ama Hatay çok büyük etkilendi. Biz Defneliyiz. Defne’de ciddi sayıda kayıplar yaşandı” dedi.
Bu süreçte Frig kadınları kendilerine il adımı attığına dikkat çeken Deli, “Kütahya’nın en önemli değeri bizim için büyük adımlar atmış olması. Kütahya’dan gelen ilk tırları biz Defne Kooperatifi olarak karşıladık. O süreçte ve benim telefonda duyduğum ilk ses depremden sonra Kütahya’dan gelen bir sesti. Ondan sonra biz bunu zaten durdurmadık ve devam ettirdik” ifadelerini kullandı.
UNUTMAMAK, UNUTTURMAMAK ADINA…
Bu yardımlaşma örneği sayesinde başlayan birlikteliğin bambaşka bir hareketle taçlandırıldığını dile getiren Deli “Gastroseramik fikriyle birlikte şu anda buradayız. Birincisini Hatay’da yaptık aynı tanıtımı çok da güzle oldu. Projenin temel amacı biz geçmiş tarihimizi bugün yaşadığımız yıkımızı bunların hepsini geleceğe taşıyıp kendi kültürümüzü seramik ile birleştirip Kütahya’daki Frig kadınları ile beraber daha ileriye taşımak. Bunu unutmamak unutturmamak adına kendi yemeklerimizi kendi seramiklerimizle birlikte sunup daha ileriye taşıyabilmek” şeklinde konuştu.
İKİ KÜLTÜR BİR KOLEKSİYONDA BİRLEŞTİ
Projenin, Asrın felaketi olarak nitelendirilen 6 Şubat depremi öncesinde yapılması planlandığını belirten Frigg Kadın Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Seçil Kantar, “Bu proje bir gastroseramik projesinin sonucudur çıktısıdır. Gastroseramik projesi bizim deprem öncesi Defne Kadın Kooperatifi ile çalışmalarına başladığımız bir proje fikriydi aslında. Kütahya UNESCO şehirler ağına ilk seçilen şehir, Hatay’da yemekleri ile gastro şehri olarak seçildi. Bizim şöyle bir hayalimiz ve proje fikrimiz vardı. Bizim seramiklerimiz yaratıcı şehir olarak ve onların yemekleri Hatay yemekleri birleşsin ve tamamen o kültüre yönelik bir koleksiyon ortaya çıkarmak” dedi.
SANATSAL VE ANITSAL ESERLER ORTAYA ÇIKTI
AB hibesi ile Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfının öncülüğünde projelerini yazıp gönderdiklerini ve kabul edildiğini kaydeden Kantar “Mart ayında çalışmalarımıza başladık. Büyük bir koleksiyon oluşturduk. 40 parça ile başladık ama 40 parçayı aştık. Tamamen Hatay’ın yemeklerine yönelik bir koleksiyon tasarladık. Desenleri formaları tamamen Hatay kültüründen, tarihinden hareketle bir koleksiyon ortaya çıkardık. Ve tabii deprem yaşamış bir şehrin bu gerçeği unutmak olmazdı. Sofra grubunun yanı sıra depreme yönelik de sanatsal ve anıtsal eserler ortaya çıkmış oldu” diye konuştu.
‘BAŞKA ŞEHİRLERDE DE SÜRDÜRMEK İSTİYORUZ’
Destek görebilmeleri halinde koleksiyonun eserlerini tüm şehirlerde gerçekleştirmek istediklerini belirten Kantar “Frigg Kadın Kooperatifi ve Defne Kadın Kooperatifi olarak çok güzel bir iş ortaya çıkardığımızı düşünüyorum. 4 aylık bir proje haziran sonu bitiyor. İlk etkinliği Hatay’da gerçekleştirdik. 4 faaliyet içeriyor. Tasarım Hatay sunumu, Kütahya sunumu ve final. Mart ayı boyunca tasarım sürecini geçirdik. Nisan ayında üretim sürecimizi gerçekleştirdik. Hatay’da da bunun gibi bir etkinlik yaptık onlar yemeklerini yaptılar biz seramiklerimizi sergiledik. Çok güzel tepkiler aldık. Bunların devamı gelecektir bu projeyi başka şehirlerde de sürdürmek istiyoruz” ifadelerine yer verdi.
‘DESTEK GÖRÜRSEK ÇOK DAHA BÜYÜK İŞLER YAPACAĞIZ’
Heyecanın dorukta olduğu, fikirlerin taştığı ve hatta bir yerde tamam denildiği noktaya kadar geldiğinin sevincini yaşayan Kantar sözlerine şöyle son verdi; “Kendimizi zor tuttuğumuz bir koleksiyon oldu. Kendimizi zorla sınırlandırdığımız. Gerçekten tüm kooperatif ortaklarımız çok ciddi çalıştılar. Yeni bir kooperatif olmamıza rağmen projeler konusunda bir hayli iyiyiz ve sonunda böyle güzel bir iş ortaya çıktı. Kadın ve kadın kooperatifleri her zaman birlikte daha güçlü hele ki siyasallaştırılmadan destek görürlerse çok daha büyük işler yapacaklarını düşünüyorum.”
FATMA SÜMER
