Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nde ötenazi kelimesi çıkarılsa da muğlak ifadeler sebebiyle rahatlıkla uygulanabileceğini belirten Kütahya Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Avukatlarından Hediye Türkol Kehribar, “Mal” kavramından “can” kavramına geçişi konuşan bir Türkiye’den bu durumlara geldik”dedi.
Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmelerinde ‘hayvanların ötenazi edilmesi’ni düzenleyen 5. Maddesinden ‘ötenazi’ kelimesi çıkarılarak, yerine; teklifin 9. Maddesinde atıfta bulunuldu.
Türkiye, Hayvanları Koruma Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin görüşmelerine kilitlendi. Kütahya Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Avukatlarından Hediye Türkol Kehribar, görüşmelere dair değerlendirmelerde bulundu.
Görüşmelere hayvan hakları konfedarasyonunun dinlenmediğini ifade eden Türkol Kehribar, sokak hayvanları ifadesinin vekillerin baskısıyla köpek olarak değiştirildiğini ve kediler kapsam dışı bırakıldığını belirtti.
MUĞLAK ŞARTLAR KÖTÜYE KULLANILABİLİR
Kütahya Barosu Hayvan Hakları Komisyonu Avukatlarından Hediye Türkol Kehribar, ötenazi kelimesi somut olarak geçmese de veterinerlik kanunundaki maddede hayvanlara acı ve ıstırap çektiren veya iyileşme durumu bulunmayan, akut, bulaşıcı bir hayvan hasta liginin önlenmesi ve insan sağlığı icin risk oluşturan durumlarda ve davranışları insan ve hayvanların hayati ve sağlığı için tehlike teşkil eden ve olumsuz davranışları kontrol edilemeyen durumlarda veteriner hekimin onayı ile “ötenazi” uygulanacak dendiğini dile getirdi.
Şartların muğlak kelimelerden oluştuğunu ifade eden Türkol Kehribar, “Adına ötenazi denmese de uygulamada yine var. Çünkü bu ucu açık, belirsiz kavramlar kötü niyetle kullanılabilir kapsam genişletilmek sureti ile hayvanlar yine katledilebilir. Kelime oyunları bunlar” şeklinde konuştu.
‘BU HAYVANLAR NEREYE KONULACAK?
7 maddenin görüşüldüğünü belirten Türkol Kehribar, “Hayvanın bulunduğu yerden alınıp rehabilete edip kısırlaştırılıp geri salınması metodu varken şimdi artık sokağa salınmayacak barınaklarda ömür boyu bu hayvanlar tutulacak. Bin 200 belediyede barınak yok. Bu hayvanlar nereye konulacak? Kaldı ki bu barınakların yaşam standartları yeterli değil. Bu soruna hiç değinilmiyor.”dedi. Barınakların üst kalitede şartları taşımadığını, bulaşıcı hastalıklara çok açık olduğunu vurgulayan Türkol Kehribar, bunca hayvanı barınağa tıkmanın zaten ölüme terk etmek olduğunu belirtti.
Hayvan hakları konusunda “mal” kavramından “can” kavramına geçişi konuşan bir Türkiye’den bu durumlara gelmenin çok üzücü olduğuna dikkat çeken Türkol Kehribar, “Bu maalesef hayvan hakları konusunda buralara kadar gerilemek demek.” İfadelerini kullandı.
‘GÖRÜŞMELERDE BARINAKLAR KONUŞULMADI’
Sahiplendirilemeyen, sahipsiz kopeklerin ömür boyu barınaklarda yasamasının benimsendiğini ifade eden Türkol Kehribar, barinaklarin kapasitesi, bu aşamada toplanan hayvanların nerede ne şekilde barınacağı gibi bir sorunla karşılaşıldığını ancak görüşmelerde bu konuya değinilmediğini vurguladı.
Barınaktaki şartların hayvanları bir süre sonra ölüme terk etmek olduğuna değinen Türkol Kehribar, “Önce bir barınaklardaki koşulları öğrenmeniz lazım. Biz her pazar barınağı ziyaret ediyoruz çok az kişi katılıyor. Vatandaşalara da çağrım ücretsiz otobüs hattı var ziyaret etsinler barınağı. Ki Kütahya’daki barınak pek çok yerdeki barınağa göre daha iyi. Çünkü iyileştirmeler yapıldı.” şeklinde konuştu.
‘HAYVAN HAKKI İNSAN HAKKINDAN DAHA ÖNEMLİ DEMİYORUZ’
Ötenazi şartlarının belirsizliğine dair de konuşan Türkol Kehribar, “Biz buna hukukta boşluk diyoruz bu boşluk nasıl doldurulacak? Ucu açık maddelerin nitelendirmesini kim, nasıl yapacak?” dedi. Vatandaşın bu konuda iki kutba ayrılmaya çalışıldığına da değinen Türkol Kehribar, “Vatandaşta da bir algı yaratıldı. Bir tarafta çocuk fotoğrafları, yaşlılar bir tarafta hayvanlar var. Sanki biz bir tercih yapıyoruz. Algı çocuğu ya da köpeği tercih etmişsin gibi sunuluyor. Sanki hayvanseverler hayvanı insandan daha sütün tutuluyormuş gibi bir algı yönetiliyor. Ve maalesef bilinçsiz insanlar bu algıya kapılıyor. Hayvan hakkı insan hakkı hakkından daha önemli demiyoruz hiç birimiz.” Şeklinde konuştu.
‘ALGI YÖNETİMİ YAPILDI’
Geçen hafta pazar günü 81 ilde eş zamanlı basın açıklamasında hakaretlere maruz kaldıklarına değinen Türkol Kehribar, “Kütahya’da bu duyarlılığa sahip olan insan sayısı az, hayvan sever olmak zor. Kütahya’da farkındalık sahibi çok insan yok ama az kişi de olsak aktif çalışırsak daha iyiye gideriz diye düşünüyordum ama son günlerde yaşadığım umudumu kırdı. Ben Müslüman bir ülkede canın insan eliyle alınmasına ses çıkarılmamasına çok üzülüyorum. “Hayvanları o kadar seviyorsanız evinize götürün, vicdansız bunlar kendi anneleri babalarını düşünmezler” dendi. Benim çocuğum da bir hayvansever onu da basın açıklamasına götürdüm diye “çocukları alet ediyorsunuz” yazılmış. Bu yorum beni çok üzdü. Halbuki çocuklar üzerine manipüle yapan bu yasanın çıkmasını savunanlar. “Camiye giden ihtiyara saldırılıyor” diyerek inanç üzerinden algı yönetimi yapıldı. Halbuki asıl bizim inancımızda böyle bir şeye yer yok. “Ülkenin tek meselesi hayvan mı” deniyor. Ben çocuk hakları ve kadın hakları konusunda çalışıyorum. Sırf yardım etmek amacıyla davalarında birçok kişiye yardımcı oldum. Başka sorunlar da var diye neden yanlışa yanlış demiyoruz”ifadelerini kullandı. Çoğunluğun yasaya evet dediği yönünde de bir algı olduğuna değinen Türkol Kehribar, aslında kamuoyunda tepkilerin büyüdüğünü belirtti.
‘İNŞALLAH YANLIŞTAN DÖNÜLÜR’
İlk etapta kanunun çıkmayacağını düşünse de görüşmelerdeki hızın, oldu bittiye getirilme çabası olduğunu bu yüzden karamsarlığa düştüğünü dile getiren Türkol Kehribar, “Belli ki hızlı bir şekilde görüşülüp çıkarılmaya çalışacak kanun. İnşallah bu yanlıştan dönülür ama maalesef ben karamsarım. Meclise geldiğinde inşallah bu yanlıştan dönülür dönülmezse pek çok sorunla karşı karşıya kalacağız.”dedi.
ŞEYMA DÖNMEZ DEMİRDAŞ
