Öğretmenlerin meslek hayatındaki en büyük iki sorunu ekonomi ve itibar olarak açıklayan Türk Eğitim Sen Kütahya Şube Başkanı Mehmet Altınok, “Öğretmenlerimizin hak ettiği itibarını gerek meslek kanunuyla gerek ekonomik olarak statülerini tekrar fazlasıyla verecek yolu kat etmemiz lazım.” Dedi.
Türk Eğitim Sen Kütahya Şube Başkanı Mehmet Altınok, 24 Kasım Öğretmenler Günü öncesinde öğretmenlerin meslek hayatlarında karşı karşıya kaldığı zorluklara ve çözüm önerilerine dair GAZETE KIRKÜÇ’e değerlendirdi.
LİYAKATSİZ VE ADALETSİZ
UYGULAMALARA DİKKAT ÇEKTİ
Türk Eğitim Sen olarak Mesleğin itibarsızlaştırılması ve ekonomik olarak geldiği nokta konusunda Türkiye çapında bir anket çalışması yaptıklarını ifade eden Mehmet Altınok, “Anketimizin sonucu da yayınlandı. Burada da zaten her şey net bir şekilde ortada. Ülkemizde hak ettiği koşul ve şartlarda çalışan öğretmenimiz yok. Ekonomik sıkıntılar var ama en büyük sorun olumsuz tutumlar. Bu tutum tamamen öğretmenlerimizi itibarsızlaştırma adına. Liyakatsiz ve adaletsiz uygulamalar var.” dedi. Bu durumun da öğretmenlerin toplum içindeki statülerini kaybetmesine, meslektaşlar arasında ayrılıklara neden olduğuna değinen Altınok, bu tür adaletsiz uygulamaların güven sorunu ortaya çıkardığını sonuç olarak öğretmenlerin, mesleklerini şevkle yapmalarına engel teşkil ettiğine vurgu yaptı.
‘EN BÜYÜK İKİ SORUN İTİBAR VE EKONOMİ’
Öğretmenlerin sorunlarında bugün ekonomi ve itibarın en büyük iki madde olduğunu vurgulayan Altınok, “Bu sorunların halledilmesi gerekiyor. Ülkemizin geleceği olan öğrencilerinize iyi eğitim vermek isteyen bir öğretmensiniz ama kafanızda aş var, geçim derdi var, ödenecek kira var. Hadi diyelim bu sorunları aştınız. Bu sefer de liyakatsiz atamalar kayırmalar var. Bir de bunlarla boğuşuyorsunuz.” İfadelerini kullandı.
Bu olumsuz çalışma koşullarında, yoksulluk sınırının altında yaşamlarına rağmen fedakârca görevlerini gerçekleştiren tüm öğretmenlerin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutlayan Altınok, öğretmenlik mesleğinin hak ettiği itibarı sağlamak adına gerek meslek kanunuyla gerek ekonomik olarak statülerini tekrar verecek yolun kat edilmesi gerektiğini vurguladı.
‘ÖĞRETMENLİK MESLEĞİ YIPRATILDI’
Tüm gençler ve eğitimciler gibi kendilerinin de mesleğe ilk başladıklarında çok büyük hayalleri olduğunu ifade eden Altınok, “Asıl üzücü olan en azından o zamanlarda mesleğimizin bir saygınlığı da vardı. Biz de o saygınlığın sorumluluğu ile azimle şevkle bütün zorlukların üstünden gelmek için çabalayıp kendimizi hala daha öğrenciymiş gibi geliştirerek öğretmenlik yapmaya çalışıyorduk. Fakat üzülerek söylüyorum ki günümüzde geldiğimiz noktada maalesef öğretmenliğin de bir saygınlığı kalmadı. Hem ekonomik olarak hem itibar olarak yıpratıldı.”şeklinde konuştu.
‘ÖMK ADINA YAKIŞIR HALE GELMELİ’
Öğretmenliğin eski itibarına kavuşturulması için ne yapılması gerektiğine de değinen Altınok, “Bir Öğretmenlik Meslek Kanunumuz var. Cumhuriyet Tarihinde ilk defa ortaya çıktı. Biz bunu çok önemsiyoruz. Ve tüm gücümüzü desteklerimizi sonuna kadar Öğretmenlik Meslek Kanunun mesleğe yakışır hale gelmesi için de hem mecliste hem alanlarda elimizden ne geliyorsa onu yapıyoruz. İlk olarak meslek kanununun içinin zenginleştirilmesi adına yakışır bir halde olması gerekiyor.”şeklinde konuştu. 21. Yüzyılın Türkiye Yüzyılı olacağını hatırlatan Altınok, “Bunu hep birlikte inşa edeceğiz. Bunu biz bir beka meselesi olarak görüyoruz.”dedi. Ülkenin gelişmesinin, ilerlemesinin, demokratik bir şekilde ilerlemesinin ve yaşatılmasının en önemli aracının eğitim olduğuna değinen Altınok, eğitimin başında da öğretmenlerin olduğunu belirtti.
Bugün bir öğretmenin en önemli ihtiyacının mesleğin itibarının tekrardan kazandırılması olduğunu belirten Altınok, “Ekonomik olarak da açlık sınırın yaşamayan derse hiçbir zaman ekonomi ile sorunlar olmayan, evindeki aşını geçimini düşünmeyip geleceğin neferleri öğrencilerine tam odaklanabilmektir.” Şeklinde konuştu.
‘HER ŞEYİ AŞSA BUNUNLA UĞRAŞIYOR’
Liyakatsiz ve adaletsiz uygulamaların da öğretmenlerin şevkini kırdığına dikkat çeken Altınok, “Ne kadar iyi çalışsanız da bazen hak ettiğiniz değeri göremiyorsunuz. Ödül ve disiplin yönetmeliğine uymuyorlar. Nerede kendisiyle uymayan pozisyona sahip, çalışmayan ama belli bir kesime ait olan insanlar ödüllendirilirler. Bunun neye göre yapıldığını da biz çözmüş değiliz. Bir öğretmenimiz her şeyi aştı, hepsini omuzladı göğüsledi. Bir de bunlarla uğraşıyor.” Şeklinde konuştu.
‘24 KASIM’DA BİR MAAŞ İKRAMİYE İSTİYORUZ’
Her sene Türk Eğitim Sen olarak Bakanlığa kanun teklifi sunduklarını dile getiren Altınok, “24 Kasım öğretmenler gününde en azından bir maaş ikramiye istiyoruz öğretmenlerimize. Bu teklifi de yineliyoruz. Gerçekten şu an da öğretmenlerimizin kaybettiği itibari öğretmen gibi yaşayabileceği bir ekonomik güce sahip olmasını istiyoruz. Bu günleri görmeyi umutla ve özlemle bekliyoruz.” ifadelerini kullandı.
FATMA SÜMER