ONLAR BİZİM ÖZEL ÇOCUKLARIMIZ

881

Sosyal etkileşim ve iletişimde sorunlar yaşayan otizmli bireylerin toplumsal kabul düzeyinin yapılan tüm çalışmalara rağmen düşük olduğunu belirten Özel Eğitim Öğretmeni Samet Köse, “Özel çocukları tanımak, anlamak, öncellikle diğer bireylerin üzerine düşen bir sorumluluktur”dedi

Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) konusunda farkındalık yaratmak ve otizm ile ilgili sorunlara çözüm bulmak amacıyla 2 Nisan, “Dünya Otizm Farkındalık Günü” farkındalık etkinlikleriyle kutlanıyor. Kütahya Özel Eğitim Uygulama Okulu Özel Eğitim Öğretmeni Samet Köse, otizmli bireylerin yaşadığı sorunlar hakkında GAZETE KIRKÜÇ’e konuştu.

Sosyal etkileşim ve iletişimde sorunlar yaşayan otizmli bireylerin sosyal hayata katılımının hala istenen düzeyde olmadığını belirten Samet Köse, “Son yıllarda bu hedefle yapılan çok sayıda çalışma var. Sosyal hayata katlım için en önemli rolü okullar oynuyor. Okullarda otizmli bireylere ve ailelerine yönelik öğrenci ve aile temelli sosyal etki çalışmaları yapılıyor.” İfadelerini kullandı. Okul hayatının sonunda ise yasal haklarla bireylere istihdam imkanları sağlandığına Değinen Köse, “Kamu ve özel sektörde engelli kontenjanları bireylere iş imkanı sağlıyor. İstihdam edilemeyecek durumda olan OSB’li bireylerin sosyal etkileşimi ise özel eğitim kurumları, belediyeler, bakanlıklar ve sivil toplum kuruluşlarının düzenlediği etkinliklerle gerçekleştiriliyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı tarafından sağlanan seyahat kart ile OSB’li bireyler; ören yerleri, müze, devlet tiyatroları gibi sosyal imkânlardan ücretsiz yararlanılabiliyor. İletişim alanında ise bazı komünikasyon firmaları indirim sağlıyor.” Dedi.

‘TOPLUMSAL KABUL DÜZEYİ DÜŞÜK‘

Otizmli bireylerin hayatın her alanında bazı sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirten Samet Köse, sorunların başında toplumsal kabul düzeyinin düşük olması geldiğine dikkat çekti. Otizm konusunda toplumsal bilgi düzeyinin düşük olmasının OSB’li bireylerin topluma entegre olmasını zorlaştırdığına dikkat çekti. Son yıllarda Türkiye’de açılan özel eğitim okulları ve yetiştirilen özel eğitim öğretmeni sayının artırılmasının otizm tanısı olan çocukların eğitim öğretim olanaklarını eskiye oranla çok daha iyi bir hale getirdiğini ifade eden Köse, Otizmli bireylerin kamuoyundan beklentisi bireylerin toplumla iç içe yaşayabilmesi, toplumun bu çocukları gördüğünde olumsuz tepkiler vermemesi, ailelerin en büyük beklentisi ise çocuklarının toplumla ilişkisinin daha üst düzeylere çıkması” şeklinde konuştu.

‘OTİZM HASTALIK DEĞİLDİR’

Toplumsa otizm ve tüm özel gereksinimli bireyler hakkında yanlış bilgiler bulunduğuna değinen Köse, şu ifadeleri kullandı: “Özel gereksinimli bireylerin tümünün birbirinden farklı olduğu gibi otizmli bireylerin de tümünün birbirinden farklı  özellikleri mevcuttur. Özel çocukları tanımak, anlamak, öncellikle diğer bireylerin üzerine düşen bir sorumluluktur. Özel eğitim okulları toplumda otizm hakkında doğru bilinen yanlışları düzeltmek için sık sık etkinlikler düzenliyor. Bu etkinliklere katılım sağlamak bile otizmli bireyleri tanımanın en önemli ve etkili yolu olacaktır. Otizm hastalık değil farklıktır. Otizmli bireylerin fakrındayız. 2 Nisan Otizm farkındalık gününde tüm vatandaşları Otizmin farkında çağırıyoruz. Otizme Mavi Işık Yak. “

ŞEYMA DÖNMEZ




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *