BU ŞEHRİ NE KADAR TANITIYORUZ?

494

  Domaniç’te kurulmuş, Dumlupınar’da kurtulmuş Kütahya tarihiyle, kültürüyle, doğasıyla, altıda üstü de boş olmayan hoş bir şehir.   Sömürmeye, zulmete, yakmaya-yıkmaya şartlanmış, kötülükleri marifet saymış merhamet yoksunu emperyalizmi Dumlupınar’da tarihin çöplüğüne gömmüş asil bir şehirdir.

 Hakkı, hakikati, saygıyı-sevgiyi yani tüm beşerî değerleri şiar edinmiş, milli ve manevi değerlerini korumuş huzur ve sükûn temelleri üzerine inşa edilmiş Kütahya kötülerin, kötülüklerin barınabileceği bir şehir değil. Kuruluşun harcını oluşturan bu kadim şehrin tarihinde öyle şerle anılacak şedit bir kötülük göremezsiniz.

 Çelebi karakterli akil ve sakin insanların yaşadığı Kütahya huzur ikliminin hâkim olduğu müstesna bir şehirdir. Ekonomiye değer katan veya katacak olan kaynaklarıyla, türlü türlü nimetleri veren bereketli topraklarıyla bu şehir güzel doğasıyla şifa ve sefa kaynağı kaplıcalarıyla bedenlere rahatlık, ruhlara ferahlık veren ve tarihte bunu ispatlamış bir yerdir.

 Üstat Sezai Karakoç’un, ” Kalesi olmayan şehrin tarihide kısadır” sözünü doğrulayan Kütahya kalesiyle kadim bir medeniyetin temellerinin atıldığı köklü şehir olmasından dolayı Osmanlı ve Selçuklu dönemlerine ait tapu senedi niteliğindeki eserleri bolca görmek mümkündür.  Önemli olan ceddimizden miras kalan değerlerimizi koruyup gelecek nesillere bırakmamızdır. Bunların dışında keşfedilmeyi bekleyen artı değer sağlayacak kaynaklarımızın olduğunu da düşünüyorum.

 Tarihe, sanata ve kültüre dair güzellikleri içinde barındıran Kütahya Osmanlı ve Selçuklu eserleriyle, şifalı tabii su kaynaklarıyla, tesis edilmiş hamamlarıyla, mesire alanlarıyla, sık ormanlarıyla insanlara huzur veren doğal güzelliklere sahip bir şehirdir.

 Kütahya metropollere kolay ulaşım ve diğer hizmetler yönünden yaşanabilir bir şehir. Kütahya el sanatlarına önem veren, özen gösteren ve bundan ekonomik gelir sağlayan bir şehir. Sanat ve sanatçı kenti olarak övündüğümüz Kütahya, el sanatları zenginliğiyle, dekor süsleme sanatına sahip alt yapısı olan işinde mahir bir şehirdir. Bu kadar zenginliğimize rağmen şehrimizde yeteri kadar otel ve sosyal tesislerin olmadığını düşünüyorum. Yoncalı’dan şehrimiz merkezine su getirilmiş olmasına karşın maalesef oraya tesisler yapmıyoruz.

 Bütün bu güzelliklerimizi ne kadar tanıyor ve tanıtıyoruz? İşte asıl soru ve sorun bu. Arkadaşlarım bilir çini seramik işi yaptığım 10 yıl boyunca ülkemizi bir uçtan bir uca gezdim. Gittiğim yerlerde Kütahya denince insanlar hemen porselenden ve çiniden bahsediyordu. 

 Diğer kaynaklarımız ve özellikle termal mevzunda esamimiz okunmuyordu hep komşumuz Afyonun adı geçiyordu. Geçer zira komşumuz her ortamda kendini tanıtan ve imkanlar sunan bir şehir. Daha geçen hafta ulusal bir gazetenin üç yazarı Afyonkarahisar’ı yazdılar. İlin Valisiyle, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ile röportajlar yaparak şehrin ekonomisine ve mahalli idarelerin çalışmalarına dair bilgileri okuyucularına sundular. Yani bir anlamda Afyonu tanıttılar. Getirisi olan bu faaliyeti komşumuz yaparken maalesef biz yapamıyoruz.

 Tabii yapanlarda var mesela gazetemiz imtiyaz sahibi, Kütahya Gazeteciler Başkanı Erkan Sağlam. 2017 yılında Irak, Mısır, Dubai, Filistin, Suriye, Ürdün, Lübnan ve Cezayir gibi Ortadoğu ülkelerinden 50’e yakın gazeteciyi Kütahya’ya davet ederek şehrimiz tanıttılar. Akabinde geçen yıl Türkiye Gazeteciler konfederasyonu 25. Başkanlar kurulu şehrimizde yapıldı. 3 gün süren toplantıya Türkiye’nin her yerinden 70 gazeteci katıldı ve bu gazeteciler şehrimizi tanıtarak misafirperverliğimizden övgüyle bahsettiler.    

 Biliyorum bu işler kolay değil ama el ele vererek zorlukları aşabiliriz . Bir gazete yönetimiyle görüşerek yazarlarını misafir ederek şehrimizi tanıtmak için gayret göstermeliyiz. Bu gibi faaliyetler şehir ekonomisine katkı sağlayacağı gibi, iç ve dış satışları artıracaktır. Konu buraya gelmişken ihracatla alakalı bir alıntı yapayım.  ATSO Başkanı” Hüsnü Serteser öteden beri önemli bir konuya dikkat çekmeye çalışıyor. Serteser’in de uzun süredir dile getirdiği ve gayret gösterdiği değişiklik uyarınca Ticaret Bakanlığı’nın aldığı karar ile artık ihracat, üretim yapılan il hanesine yazılacak. Daha önce dış ticaret firmasının bulunduğu il üzerinden kayıtlar tutuluyor buda o ilin ihracatını daha yüksek gösteriyordu. Yeni sisteme 1 Ocak 2024 itibaren geçiş yapılacak”. Bu konuda Kütahya Ticaret ve Sanayi Odası (KUTSO)  veya konunun muhatapları bilgi verilerse bizde okuyucularımıza buradan duyururuz. Bu temenniyle sağlıkla kalın bizimle kalın değerli GAZATE KIRKÜÇ okurları.




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *