Değerli okurlarım, benim isteyerek, severek, zevkle yazdığım mevzulardan biride ihracatla alakalı yazılardır. Dış satımda rakamlar artıkça benimde geleceğe yönelik umutlarım artıyor. İhracat ne kadar sevindiriyorsa, ithalat yani dış alımlarda bir o kadar üzüyor. Zira ihracatla ülkemize döviz girişi olurken, ithalatla döviz çıkışı oluyor. Dış ticaretimizde açık vermemek için ithalattan çok ihracata önem vermeliyiz. Döviz sıkıntısı yaşamamamız, paramızın alım gücünü korumamız için bu gereklidir. Herkesin de bildiği gibi ülkelerin kalkınmasında, istihdamında, tanınmasında, zenginleşmesinde dış satım tesirli bir ticari faaliyettir.
Dünya piyasalarını derinden sarsan pandemi düşme eğilimine geçince bu kez savaş başladı. Ben komplo teorisi üretmiyorum ama manidar buluyorum. 24 Şubat’ta başlayan hala devam eden Rusya- Ukrayna savaşı sebebiyle dünyaya mal satmak kolay olmuyor. Çünkü herkes canının ve malının derdinde. Bu olumsuzluklara rağmen biz ihracatımızı istikrarlı biçimde artırıyorsak bu ülkemizin, iktidarımızın, üreticimizin, insanımızın, ihracatçımızın başarısıdır. Üretimde kalite, zamanında teslimat, siyasette istikrar, formalitelerde kolaylıklar olunca işte böyle rekor üstüne rekor kırarsınız.
Açıklanan ihracat rakamlarına bakınca bunların uygulandığı ve dolayısıyla çokta verimli olduğunu görünüyor. Küresel bir sorun olan hemen her alanda sıkıntılara yol açan COVİD- 19 pandemisi nedeniyle kapanmaların yaşandığı günlerde çarklar- bantlar durmadı üretim ve ihracat artarak devam etti. Genelde ve yerelde rekor üstüne rekor kırdık ve inşallah kırmaya da devam edeceğiz. Tabii bu arada kalp kırmamaya moralleri bozmamaya da dikkat edeceğiz.
Pandeminin düşüşe geçtiği bu ortamı daha iyi değerlendirerek ihracat seferberliği başlatarak kaliteden ödün vermeden daha çok üretmeliyiz daha çok satmalıyız. Çünkü ihracatçıyı engelleyen, zorlaştıran gereksiz mevzuatlar bugün yok. Engeller kaldırılmış, işlemler azaltılmış, basitleştirilmiş daha süratli, otomatik işleyen bir ihracat mekanizması oluşturulmuş. İhracatı teşvik eden kurum ve kuruluşlar en mükemmel biçimde donatılarak ihracatçının işinini dahada kolaylaştırılmış. Bu konuda şikayeti, tavsiyesi olanlar varsa benimle paylaşırlar ise sevinirim. Bu girizgahtan sonra şimdi gelelim dış satım durumumuza.
Yapılan açıklamalarda ülke genelinde mart ayında ihracatımız geçtiğimiz senenin aynı ayına göre yüzde 19,8 artışla 22,7 milyar olmuştur. Ticaret Bakanı Mehmet Muş, ” 235,6 milyar dolara ulaşan son 12 aylık ihracatla Sayın Cumhurbaşkanı’mızın yıl sonu işaret ettiği 250 milyar dolar ihracat hedefine emin adımlarla ilerliyoruz” demişti geçen gün. Doğal olarak bu artış ilimize de yansımıştır. Kütahya mart 2022 de önceki yıla göre 55 milyon 800 bin dolar ( yüzde 74,3 ) artırarak; 130 milyon 965 bin dolara ulaşmıştır. İlimiz geçen yıl aynı dönemde iller bazında ihracat sıralamasında 35’inci sıradayken bu sene 28’inci sırada yer aldı. Bu sıralamada komşularımız Afyonkarahisar 90 milyon 812 bin dolarla 37. Uşak 98 milyon 692 bin dolarla 36. sırada yer aldı. Yaşanan küresel hadiselere rağmen başta enerji sektörü olmak üzere üretimin ve lojistiğin etkilendiği bir süreçte biz ihracatımızı artırıyorsak Kütahya’da potansiyelin olduğunu göstermektedir. Ben inanıyorum ki ilimizde ihracat yapacak donanıma sahip daha başka işletmelerde vardır. Potansiyeli olan işletmeler ihracat zincirinde yerlerini almaları için Kütahya Ticaret ve Sanayi Odasına ( KUTSO), ilgili kuruluşlara müracaat ederlerse bedava danışmanlık hizmeti alacaklarına inanıyorum. Bu sayede ihracatımızın dahada artacağını düşünüyorum.
İnsanımızı muhannete muhtaç etmemek için ülkemize ve bu kadim şehre yatırım yapana, fabrika kurana, üretene, satana her şeyden evvel bütün bunlara zemin hazırlayanlara selam olsun. Daha huzurlu, daha sağlıklı ve daha bereketli günler dileğiyle sağlıcakla kalın bizimle kalın değerli GAZETE KIRKÜÇ okurları.
