İYİ PARTİ ÖNCE ANDIMIZI OKUDU SONRA SORUNLARI AKTARDI “EĞİTİMDE MUTLAK ADALET İSTİYORUZ”

239

Eğitimde herkes için adalet istediklerini belirten İYİ Parti Kütahya İl Başkanı Nurhan Sunel, yargı kararına rağmen yasaklanan ‘Andımızın’ tekrar bütün yurtta okunması, ağır kırtasiye masraflarına destek olunması, servis ve kalabalık sınıf sorunlarına çözüm bulunması gerektiğini vurguladı. 

İYİ Parti Kütahya İl teşkilatı Milli Eğitim Müdürlüğü önünde basın açıklaması düzenledi. MEB İstatistiklerine göre Türkiye’de devlete ait 56 bin 200, 14 bin 124 özel okul olduğunu ifade eden İYİ Parti Kütahya İl Başkanı Nurhan Sunel, henüz resmi rakamlar netleşmese de bu eğitim öğretim yılında bu rakamların bir hayli artacağını belirtti. Türkiye’nin en önemli sorunlarının başında eğitimin geldiğini dile getiren Sunel, “Pek çok konuda olduğu gibi eğitim politikalarında da ipin ucunun kaçırıldığına, toplumsal değerlerimizin özümsenmesiyle ilgili hassasiyetlerin eğitimde de terk edildiğine üzülerek tanık oluyoruz. Yeni kuşakların, Anayasamızda da öngörülen; milli ve manevi değerlerinin yanı sıra Atatürkçü, laik, çağdaş ve bilimin ışığında yetiştirilmesi amaç ve hedefinden hızla uzaklaşmakta olduğumuzun, evrensel kriterlerden öte, bir garip ideolojik hedefler doğrultusunda şekillendirilmek istendiğinin farkındayız.” Şeklinde konuştu.

‘MÜFREDAT CUMHURİYET DEĞERLERİNDEN UZAKLAŞTIRILIYOR’

Pedagojik formasyonu ve lisans eğitimi olmayan kişilerin değişik adlarla veya kaçak yapılar marifetiyle eğitim vermeye kalkıştıklarına göz yumulduğunu ifade eden Sunel, “Vakıflar, cemaat, dernek grup ve benzeri din eğitimi veya değerler eğitimi adına MEB müfredatı dışında birtakım faaliyetlerde bulunmak, ülkemizdeki eğitim ve öğretim sürecini olumsuz etkiliyor.Zira bu tür faaliyetlerde bulunan grupların hangi müfredata, hangi programa bağlı kaldıkları da meçhuldür ve bu durum oldukça tehlikelidir.” Dedi. İçinde bulunduğumuz eğitim sisteminin, birey değil, seçmen yetiştirme üzerine kurulu olduğunu belirten Sunel, “Köy enstitülerinin kapatılmasıyla başlayan ülkemiz eğitimindeki erozyon, son 22 yıl içinde çok sayıdaki köy okullarının kapatılmasıyla da derinleştirildi. Müfredat düzenlemelerinin Cumhuriyet değerlerinden uzaklaştırılarak yapılması, gizli ajandalı bir kurgunun hayata geçirilmesi amaçlıydı ve Türk eğitim sisteminde bilinçli bir yozlaştırmayı beraberinde getirdi. Yargı kararına rağmen keyfi bir uygulama ile Andımız’ın yasaklanması dahi Milli Eğitim ideallerimize vurulan en ağır darbelerden biri olmuştur. Çocuklarımızın, “Ne mutlu Türküm diyene!” diye haykırmasından rahatsızlık duyanların gerçek niyetinin, kimliksiz bir zihniyete sahip, kula kulluk eden bağımlı bireyler yetiştirmek olduğu net biçimde anlaşılmıştır.” İfadelerini kullandı.

‘ANDIMIZ TEKRAR OKUNMALI’

Devlet denetiminde olması gereken okullarda ve öğrenci yurtlarında, dar ve sabit gelirli ailelerin çocuklarının ücretsiz yararlanması gerektiğini dile getiren Sunel, Devletimizin hiçbir biriminin olur vermediği, kaçak tanımlamasıyla tarif edilen sözde eğitim ya da barınma merkezlerine, müsamaha gösterilmesinden vazgeçilmesi, derhal kapatılmalarıyla ilgili işlemlerin gecikmeksizin yapılması gerektiğine vurgu yaptı. Dernek ve vakıf ağırlıklı eğitim ve yurt merkezlerinin, Türk devleti ve Milletinin duyarlılıkları doğrultusunda denetlenmeleri gerektiğini belirten Sunel, “Anayasamızda ve yürürlükteki yasalarımızda ifadesini bulan Türk eğitim sisteminin ilke ve prensiplerine uygunluğu tescil edilmelidir. Ülkemizin geleceği olan çocuklarımızda, milli bilincin ve ulusal değerlerimize aidiyet duygusunun güçlenmesi için; yargı kararına rağmen yasaklanan ‘Andımız’ tekrar bütün yurt sathında okutulmaya başlanmalıdır.” Şeklinde konuştu.

‘KIRTASİYE MASRAFLARINA DESTEK OLUNMALI’

Ailelerin belini büken ağır kırtasiye masraflarının yükünün devlet tarafından sübvanse edilmesi gerektiğine değinen Sunel, okul ve derslik sayısının yetersizliği ile sınıf mevcutlarının aşırı kalabalıklığından kaynaklanan sorunların giderilmesi gerektiğinin altını çizdi.

Eğitimde temel felsefenin, nitelikli eğitimin yolunu açmak, fırsat eşitliğini sağlamak, devlet güvencesiyle parasız eğitime geçiş yolunda çalışmalar yapmak, liyakat sahibi gençler yetiştirmek olması gerektiğine vurgu yapan Sunel, “Geleceğin aydınlık Türkiye’sini kurmanın da insan hak ve hürriyetlerinin egemen olduğu, hukukun tüm kurum ve kurallarıyla işlediği, adaletin herkesi için tesis edildiği, laik ve demokratik bir ülkede yaşayabilmenin de tek yolu, milli eğitimdeki bu ideallerin hayata geçmesiyle mümkündür. Türk Eğitim Sistemi’nde; Atatürk ilke ve devrimleri esas olmalı, milli ve manevi hassasiyetler korunup kollanmalı, laik ve bilimsel eğitim ilkelerine uyumlu politikalar üretilmelidir.” Dedi.

‘TAŞIMALI EĞİTİMİN SANCILARI ORTADAN KALDIRILMALI’

Öğretmen açığının, atanamayan öğretmenlere ders başı yaptırılmasıyla telafi edilmesi gerektiğini savunan Sunel, okulsuz köyler ve taşımalı eğitim sisteminin sancılarının ortadan kaldırılmasının önemine değindi. Öğrencilerin beslenme sorunlarının üzerine mutlaka ama mutlaka eğilinmesi gerektiğine dikkat çeken Sunel, Öğretmenlerin özellikle özel okullarda açlık sınırında çalıştırılmalarının önüne geçilmesi gerektiğine de değindi.

Milli Eğitim Müdürlüğü Binasında TC ibaresinin bulunmadığına da dikkat çeken Sunel, “Yerli ve milliliği kimseye bırakmıyorlar ama bakın nerede bu binanın TC ibaresi? Türkiye rahatsızlık duymak kimse yarar? Biz Türk’üz ve biz bin yıldır bu topraklardayız. Kütahya halkımıza sesleniyorum artık yeter diyelim. Tüm mücadelemiz halkımız milletimiz için lütfen bu mücadelede bizleri yanlız bırakmayın.” Şeklinde konuştu.

ŞEYMA DÖNMEZ DEMİRDAŞ




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *