‘Kâbe Kâbe Ahmet Abi..‘ ÜÇ AYLARINIZ MÜBAREK OLSUN

393

Manevi bahar mevsimi Üç Aylara girmiş bulunuyoruz.

Bugün Üç Aylardan Recep’in ilk günü..

Kavuşturana şükürler olsun.

Peygamber (s.a.v.)’in duâsı ile..

Allahım Recep ve Şabanı bize mübarek kıl ve bizi Ramazan’a ulaştır.”  Amin.

***

Recep ayı içinde bulunan iki kutlu geceden Regâib Kandilini idrak ettik. Rabbim feyzinden ve bereketinden istifade eden kullarından eylesin.

Recep ayındaki bir diğer kutlu gece de 6 Şubat Salı günü idrak edeceğimiz Miraç Kandilidir. Rabbim eriştirsin inşaallah.

Ellerin duâya, gönüllerin Mevlâ’ya açıldığı bu mübarek gün ve gecelerde rahmet, mağfiret ve merhamet dilenir.

Muhtaçlar.. Kimsesizler sevindirilir.. Yetimin başı okşanır.

Geçmişler hayırla yâd edilir.. Hayatta olanların gönlü alınır.

Bu aylar aynı zamanda barış ve huzur aylarıdır..  Bilene..

***

Kâbe… Kâbe…

Kütahya’ya has, özel bir âdettir.

Yüzyıllardır kuşaktan kuşağa aktarılarak günümüze kadar ulaşan bu geleneğimiz maalesef  unutulmayla / kaybolmayla karşı karşıyadır.

Regâib Kandili günüikindi namazı sonrası her mahallenin her sokağın çocukları Kâbe Kâbe Ahmet Abi diyerek camiden  çıkanlardan, yoldan geçenlerden para, şeker gibi hediyeler alırlar..

Cami cemaatinin de, geleneği bilen sokaktaki insanın da cebinde çocuklara vermek için fındık, fıstık, şeker gibi çerez, bir miktar da bozuk para illâki bulunur.

Ayrıca, o güne mahsus kandil simitleri dağıtılır..  Helvalar yapılır..  Kapı kapı konu komşuya ikram edilir..

Kandil akşamı küçükler büyüklerine..  Damatlar eşleriyle kayınvalideye yemeğe davetlidir. Bir çok kerede kız evinde ‘mutlak’ yatıya kalınır.

***

Otuzlu yaşların üzerindeki her bir Kütahyalı ‘Kâbe Kâbe Ahmet Abi’ geleneğini illâki bilir ve bizzat yaşamıştır. Bu fakirin de o güzel âdeti yaşamışlığı, büyüklerinden de hediye almışlığı vardır.

Çocuklarımıza, torunlarımıza.. Mahallenin ve sokağın neşe kaynağı yaramazlarına bu güzellikleri anlatmalı, uygulamalı olarak da öğretmeliyiz ki, yaşasın. Onlarda kendi çocuklarına, torunlarına ve çevresine taşısınlar.

Çocuklarımız, gençlerimiz, hatta yetişkinlerimiz günümüzün sosyal medya denen dipsiz, tehlike ve tuzaklarla dolu sanal/yalan dünyasında kaybolmasınlar.

***

Kâbe Kâbe geleneğinin hikâyesi

Kâbe örtüsünü değiştirmek için Osmanlı Devleti’nin görevlendirdiği bir alay gözetiminde hazırlanan hediye ve yardımların Mekke’ ye ulaşmasını sağlayan Surre Alayı’nın güzergâhında bulunan Kütahya’ya uğramaları neticesinde oluşmuştur.

Surre Alayı gözetimindeki kervan Kütahya‘dan geçerken Menzil Hanında  (Dönenler Camii girişinin  tam karşısındaki aralıkta olup, bu günlere sadece kesme taştan yapılı kemerli giriş kapısı kalmıştır.)   mola verirlermiş. O dönemdeki çocuklar da Surre Alayı’nın geçeceği zamanı sabırsızlıkla beklerlermiş. Bu alayın geçiş güzergahı değiştiği zamanlarda çocuklar Üç Aylarda sokaklara çıkıp Kâbe Kâbe Ahmet Abi diyerek o şenlik havasını yaşatırlar ve hediyeler beklerlermiş.  

Kâbe Kâbe Ahmet Abi..

Bizim de hediyemizi unutmayın.




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *