İnsan onuruna yakışır ücretler ve çalışma koşulları talep eden Seyitömer, Tunçbilek ve Orhaneli Termik Santrali işçileri, “Biz sadaka istemiyoruz. Üyelerimizin ürettiği yıllık değerlerden payımıza düşeni istiyoruz. İçme suyu, ulaşım, yemek ve koruyucu kıyafetler gibi konularda sorunlarımızın giderilmesini istiyoruz” dedi.
Seyitömer, Tunçbilek ve Orhaneli Termik Santrallerinde işçilerin insan onuruna yakışır ücret ve çalışma koşulları talebi devam ediyor. Çelikler Holding’e ait Kütahya Seyitömer, Tunçbilek ve Bursa Orhaneli Termik santrallerinde çalışan üyeleri ile birlikte haklı talep ve beklentilerinin karşılanması için yürüyüşler, basın açıklamaları ve çeşitli eylemler düzenlediklerini ifade eden Tes-İş Başkan Yardımcısı Eşref Erden, “Basın açıklamalarımızda yaptığımız işin niteliğine ve tehlike sınıfına uygun insan onuruna yakışır ücretler ve çalışma koşulları talep ettiğimizi ifade ettik. Ayrıca, daha önce bize verilen sözlerin yerine getirilmesini ve diğer iki santralin de Mart 2024 tarihli Seyitömer toplu iş sözleşmesinde ek protokolle birleştirilmesini beklediğimizi açıkladık.” İfadelerini kullandı.
TEMEL İHTİYAÇLAR İÇİN
TAAHHÜT YERİNE GELMEDİ
Bunların yanında santrallerde içme suyu, ulaşım, yemek ve iş kıyafeti gibi konularda da sorunlar yaşandığını ifade eden Eşref Erden, bu sorunları işveren tarafına anlatıp ve taahhütler aldıklarını belirtti. Santralin ağır koşullarında su, yemek gibi temel ihtiyaçlar için dahi verilen taahhütlerin henüz yerine getirilmediğini belirten Erden, özellikle asgari ücret artışlarının da etkisiyle üyelerinin yevmiyelerinde oluşan ücret dengesizliğinin giderilmesi gerektiği; skala ayarlaması yapılarak eşit işe eşit ücret ilkesini ve kıdemi dikkate alan düzenlemeler yapılması gerektiği de işveren tarafına ilettiklerini ifade etti.
‘TALEBİMİZ KAZANCIN YANINDA ÇOK DÜŞÜK’
Söz konusu işyerlerinde insan onuruna yakışır çalışma koşullarının tesis edilebilmesi için talep ettikleri maddelerin işverene maliyetinin; özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından Çelikler Holding’e devredilen santrallerin yüksek kazançlarının yanında oldukça düşük ve makul olduğuna dikkat çeken Erden, “Örgütlü olduğumuz santrallerin tahmini üretim ve kazançları sendikamız tarafından bilinmektedir. Üyelerimizin toplam yıllık net ücretlerinin işverenin yıllık gelirine oranı son derece düşüktür.” Şeklinde konuştu.
Santrallerde çalışan üyelerinin zor koşullar altında verimli bir şekilde çalışarak, Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşıladığını ve işverenlerinin yüksek kazançlar elde etmelerini sağladığını belirten Erden, “Biz sadaka istemiyoruz. Üyelerimizin ürettiği yıllık değerlerden payımıza düşeni istiyoruz. İçme suyu, ulaşım, yemek ve koruyucu kıyafetler gibi konularda sorunlarımızın giderilmesini istiyoruz.” Dedi.
‘GEÇİM DERDİNE DÜŞMEDEN ÜRETMEK İSTİYORUZ’
Üyelerin en doğal hakkı olduğuna inandıkları taleplerin işveren tarafından yerine getirilmesini ve işyerlerinde iş barışının bir an evvel tesis edilerek çalışmanın aksamadan devam etmesini istediklerini açıklayan Eşref Erden, şu ifadeleri kullandı: “İşyerlerimizde geçim derdi düşünmeden, eylemler ve yürüyüşlerle vakit geçirmeden verimli bir şekilde çalışmak, üretmek istiyoruz. Bu vesileyle işveren tarafına talep ve beklentilerimizi bir kez daha iletiyor, yerine getirilmemesi durumunda eylemlerimizin artarak devam edeceğini yüksek sesle duyuruyoruz.”
