HASADI YAPILMADAN BULGARİSTAN’A SATILDI

461

Sıtkı lavanta vadisinde geçtiğimiz yıl Kasım ayında ekilen lavantaların ilk hasadı dün yapıldı. İş Kadını Nida Olçar daha hasat yapılmadan lavantaların her bir tanesinin hak ettiği değerde Bulgaristan’a satışının yapıldığını ifade etti.

9 ay önce ekilen lavantaların ilk hasadı dün yapıldı.  Sıtkı Lavanta Vadisi İşletmecisi İş Kadını Nida Olçar, 9 aylık süreçte emektarlarıyla birlikte lavantaları özenle çapaladıklarını, gübrelediklerini ve suladıklarını söyledi.

LAVANTA TURİZMİNDEN DAHA

FAZLA YARARLANIYORUZ

Kütahya’nın ilk lavanta hasatını gerçekleştirildiğini belirterek “Bu hasattan elde edeceğimiz lavanta yağını Bulgaristan’a ihraç ediyoruz. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde Lavanta turizmi yapılmakta. Kütahya’da iklim bu bölgelere göre daha karasal.  O yüzden Antalya, Isparta gibi lavanta yetiştiriciliğinde öncü olmuş şehirler hasatlarını en geç Temmuz ayında tamamlarken Kütahya ikliminde bu süreci daha da uzatıp Eylül ortasına kadar lavanta turizminden yararlanabileceğimizi gördük” ifadelerini kullandı.

GELECEK KUŞAKLAR İÇİN SAKLADIK, ÜRETTİK

Olçar, Kütahya’ya özel kokulu çilek tohumu, çocukluğumuzda yediğimizde dudaklarımızı yakan yerel domates tohumları ve sadece Kütahya yöresinde yetişen Ehrami Karaçamın özel tohumlarını gelecek kuşaklar için sakladıklarını ve ürettiklerini vurguladı. Tıbbi Aromatik bitki merkezinde yetişen Kütahya‘daki ilk aronyaları yetiştirdiklerini söyleyen Olçar, onların da meyvelerini Ekim ayı gibi hasat edeceklerini aktardı.

‘MERKEZİMİZİN İMKÂNLARI SONUNA KADAR AÇIK’

Kütahya’da 10’un üzerinde lavanta üreticisi olduğuna dikkat çeken Olçar ŞU ifadeleri kullandı “Lütfen ekinlerinizi kuru çiçek ya da yılda 2 ay çekim yapılan alanlar olarak görmeyin. Porsuk Barajı kenarında bulunan tıbbi aromatik bitkiler merkezimizin kapıları imkânları size sonuna kadar bedelsiz açık.”

KÜTAHYA BÖYLESİNİ GÖRMEDİ

Olçar, bu yıl lavantaların diğer bahçelere göre küçük olsa olmasına rağmen fotoğraf sanatçıları ve çiftlerin çekim platosu haline geldiğine değindi. Lavanta bahçelerinin seyir keyfinin yanına Dome, Tinyhouse ‘un da eklendiğini belirten Olçar, eşsiz Porsuk Barajı manzarasının bu güzelliğe eşlik ettiğini ve tüm çiftleri de ağırlamaktan onur duyacağını ifade ederek “Yetiştirdiğimiz lavantalardan, başta lavanta yağı, lavanta suyu, lavanta kolonyası, lavanta lokumu, sabun gibi klasik ürünler elde ettik” diye konuştu.

‘ESKİ ÇAĞLARDA KULLANILAN

KOKULARI ARAŞTIRDIK’

Ekibiyle beraber Kütahya adına işi bir adım daha ileriye taşımaya karar verdiklerini dile getiren Olçar  eski çağlarda kullanılan kokuları araştırdıklarını belirtti. Frig, Seramorium ve Aizanoi ismini verdikleri Kütahya yöresine has esanslar ürettiklerine dikkat çeken Olçar “Üretmek çalışmak benim genlerimde var. Şair Şeyhi Hekim Sinan’ın 7. Kuşak torunuyum. Atadan alaylı çini sanatçısı iken pandemi döneminde oğlum Sıtkı Olçar’ın merakı ile tarıma yöneldim. Oğluma Japonya’dan Yumiko Kase aracılığıyla bir ay şeftali tohumu gelmişti. Sıtkı bu tohum vesilesiyle bahçe işlerine inanılmaz merak sardı. Yediği ve beğendiği meyvelerin çekirdeklerini saklamaya başladı. Bunun üzerine Kütahya’nın ata Tohumlarını araştırıp çiftçilerimizden toparlamaya başladık” şeklinde konuştu.

‘BİR DAMLA BİLE ZİYAN OLMASIN’

Kütahya’da üretilen lavantaların bir damlası bile ziyan olmaması gerektiğinin altını çizen Olçar sözlerine şöyle son verdi; “Sektörde bu konuda inanılmaz talep var,  il tarım müdürlüğümüz ve Valiliğimizce lavanta yetiştiricileri birliği kurulup şuan dünya da trend olan bu sektörden Kütahya’da ki tüm yatırımcıların yararlanmasını kadın girişimci, üretici, sanatçı, iş insanı olarak canı gönülden arzu eder elimden ne geliyorsa da yapmaya hazır olduğumu belirtmek isterim.”

FATMA SÜMER




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *