‘YALNIZCA DAYANIKLI TOPLUMLAR DÜŞTÜĞÜ YERDEN KALKMAYI BİLİR’

254

17. Anadolu Buluşmalarında dünyanın bir dönüşüm süreci içinde olduğuna değinen DPÜ Rektörü Kızıltoprak, “Krizleri fırsata çevirmek, düştüğü yerden daha güçlü bir şekilde kalkmayı bilmek ancak dayanıklı toplumların işidir. Bu değişim ve dönüşüm sürecinden krizsiz faydalanabilmek için hukuka dayalı bir sistem ve düzen kurabilen bir toplum inşa etmeliyiz.

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Rektörü Prof. Dr. Süleyman Kızıltoprak, bu yıl ’Dönüşen Dünya ve Dayanıklı Toplumun İnşası’ temasıyla Afyonkarahisar’ın Sandıklı ilçesinde gerçekleştirilen 17. Anadolu Buluşmaları’nda bir konuşma gerçekleştirdi.

‘DÜNYA BİR DEĞİŞİM İÇİNDE’

Değişim ve dönüşümün insanlık tarihi içerisinde tabii ve vazgeçilmez bir vaka olduğunu ifade eden Rektör Kızıltoprak, “Dünya olarak bir değişim ve dönüşüm içerisinde olduğumuza hepimiz şahidiz. Bu değişim ve dönüşüm hayatımızı her anlamda etkilemektedir. Yakın geleceğe göz attığımızda, teknolojideki gelişmelerin, küresel siyasetteki dönüşümlerin, yaşadığımız doğal afetlerdeki artış ile göç ve gelişen toplumsal dinamiklerin her an içinde yaşadığımız dünyanın seyrini değiştirdiğini görüyoruz. Tarihte doğal afetler ülkelerin varlığını tehdit eder boyutlara ulaşmıştır. Örneğin 1071’de elde ettiğimiz büyük zaferin 50 yıl öncesinde Anadolu’da meydana gelen büyük depremlerin ardından Doğu Roma İmparatorluğu bu şehirleri ayağa kaldırmakta çok zorlanmıştır. Bu afetlere zamanında ve doğru refleks gösteremeyen ülkeler ve liderlerin varlığı tehlikeye girmiştir.” İfadelerini kullandı.

‘HUKUKA DAYALI BİR SİSTEM İNŞA ETMELİYİZ’

Değişim sürecini olumlu bir yöne kanalize etmek ve kriz yönetiminin mümkün olduğunu dile getiren Kızıltoprak, “Çünkü her kriz aslında potansiyel olarak yapıcı bir ruh barındırır. Krizleri fırsata çevirmek, düştüğü yerden daha güçlü bir şekilde kalkmayı bilmek ancak dayanıklı toplumların işidir. Bu değişim ve dönüşüm sürecinden krizsiz ve olumlu anlamda faydalanabilmek için, organize olabilen, hukuka dayalı bir sistem ve düzen kurabilen bir toplum inşa etmeliyiz. Öyle ki aynı dili konuşan, aynı fikir ve medeniyet dünyasını soluyan ve aynı hedefe doğru yürüyen kişiler bir geleceği ve bir medeniyeti ayakta tutabilirler. İyi insan idealinin yanında, etkili fikirler ve kalıcı siyasi politikalara dayanarak, dünya siyasetinde geleceği öngörecek adımlar atarak bu değişim ve dönüşüm sürecini lehimize çevirebiliriz.”şeklinde konuştu.

‘HER SABAH BİR ÖNCEKİNDEN

DAHA MOTİVE OLMAK GEREK’

Değişim ve dönüşümün en büyük etkisinin dijital alanda olduğuna değinen Kızıltoprak, “COVID-19 günlerinde eğitim alanında yaşadığımız krizi fırsata çevirmemiz de bu sürece en iyi örneklerden biridir. Her şeyden önce akademisyenlerimiz teknolojinin son imkânlarını derslerinde nasıl uygulayabileceklerini gördüler, Bilgisayar başında ders anlatan akademisyenler, ders başlama saatlerine uydular. Ders sırasında sadece dersleriyle ilgilendiler ve ders dışı konulara girmediler. Dersi olması gerekenden daha erken bitirmediler. Evet, uzun süreler evlerde kalarak büyük bir kriz yaşasak da bunun eğitim alanına olumlu yansımalarını gördük.” Dedi. Toplumsal olarak dayanıklılığı hedeflemek için değişim ve dönüşüm girdabının içinde öncelikle kendi hayatımızı ve yanı başımızda olan ve kendilerinden sorumlu olduğumuz bireylerin hayatlarını anlamlı bir hâle getirmek mecburiyetinde olduğumuz ifade eden Kızıltoprak, şöyle dedi: “Anlamlı bir hayatımız olmadan mükemmel bir hayatımız olamaz. Anlamlı bir işimiz olmadan da anlamlı bir hayat sürmemiz mümkün değildir. Uyandığımız her sabah bir önceki günden daha motive, daha nitelikli olmak zorundayız. Bizler iki günü bir olan ziyandadır şuuruyla yetişmiş bir toplum olarak her güne fayda sağlayacak yeni bilgiler edinme ve bir şeyler üretme hedefiyle başlamalıyız.”

Anadolu Federasyonu tarafından 2006 yılından bu yana düzenlenen Anadolu Buluşmaları’nda her yıl belirlenen tema çerçevesinde uzman akademsiyenler, iş insanları, siyasetçiler, yazarlar ve entelektüel kişilerin katılımıyla etkinlikler yürütülüyor. Bu yıl 17. kez düzenlenen Anadolu Buluşmaları’nda 6 Şubat’ta yaşanan deprem felâketleri de göz önünde bulundurularak yaşanan teknolojik gelişmelerin dönüştürücü etkileri, iklim ve göç gibi küresel ölçekli değişimlerin tetikleyici boyutları ele alındı.




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *