SAĞLIKTA ŞİDDET !

505

Bu hafta, adım adım yaklaşmakta olan 31 Mart Yerel Seçimleri hakkında yazmaktı niyetim. Lâkin, bundan üç dört gün önce ciddi haber sitelerinde aklın ve mantığın almadığı, ne yazık ki her geçen gün yaşanır hâl alan ve sıradanlaşan sağlıkta şiddet olaylarından  biri “3 doktora tekme tokat saldırı”  diğeri de “benim karıma nasıl bir erkek iğne yapar kavgasında hemşirenin burnu kırıldı” haberlerini görünce, daha önce 3-4 kez yazmış olduğum “sağlıkta şiddet “ konusunu, önemine binaen, tekrar yazmak istedim.

Belki de bir çoğunuz görüp okumuşsunuzdur. Her iki habere göre yaşananlar özet olarak şöyle: İlki; Kocaeli’nin Körfez ilçesindeki bir Aile Sağlığı Merkezinde hasta ve hasta yakınları tartıştıkları 3 doktora bilinmeyen bir nedenle saldırır. Sağlık Merkezindeki diğer hasta ve görevliler tarafları ayırmaya çalışırlar. İhbar üzerine de polis ve sağlık ekipleri gelir. Saldırıya uğrayan doktorlar gelen sağlık ekiplerince kaldırıldıkları hastanelerde tedaviye alınır. Doktorların vücutlarının çeşitli yerlerinde darp, yara, diş ısırıkları ve morluklar tespit edilir. Olayla ilgili soruşturma da başlatılır.

Diğer olayda ise; Şanlıurfa da gece eşi rahatsızlanan bir adam eşini acile götürür. Eşine acilde görevli erkek hemşirenin iğne yapmasına sinirlenir, “ kadın hemşire varken neden erkek hemşire iğne yapar ?” tartışmasında yüzüne aldığı yumrukla yere yıkılan erkek hemşirenin burnu kırılır. Şahıs gözaltına alınır ve soruşturma başlatılır.

Bu vatandaşa sormak lâzım. Aynı durumda kendisi acile gelse, bu sefer de acilde görevli bayan hemşire kendisine iğne yapsa, “erkek hemşire varken neden kadın hemşire iğne yapar ?” diyerek ortalığı ayağa kaldırır mıydı ?

☆☆☆

Bildiğimiz kadarıyla Sağlıkta şiddet düzenlemesi bundan yaklaşık 3 yıl önce yapıldı, yasalaştı ve şu an yürürlükte.

Bu düzenlemeyle birlikte sağlık çalışanlarına karşı yapılan şiddetin cezası da artırıldı.

Gelin görün ki, yasaya ve artırılan  ceza-i müeyyideye rağmen bu tür şiddetin önü bir türlü alınamıyor.

Nasıl bir ruh hali ve nasıl bir kafa yapısıdır bu ?  Bilen varsa anlatsın.

☆☆☆

Günlük vaka-i adiye’ den  hadiseler seviyesine düşen bu tür şiddet olaylarına bir şekilde dur denilmeli.

Hiç unutmamamız ve hep aklımızda tutmamız gereken hakikat şu:

Doktorlar da diğer Sağlık çalışanları da bizler gibi birer insan.

Yani “robot “ değiller.

Hisleri, duyguları.. Mutlu ve hüzünlü günleri var.

Her birinin, bir ailesi var..

İhtiyaçları var.. Çarşıya pazara alışverişe çıkıyorlar..

Sıcaklarda bunalıyor, yağan yağmurda ıslanıyor, soğuklarda onlar da üşüyor.

Fırsat bulurlarsa maça gidiyor.. Kırda bayırda, bağda bahçede stres atıyor..

Onlar da bizler gibi hastalanıp tedavi oluyor, ameliyat masasına yatıyor..

Her insan gibi.. Hayatın içinde yaşayıp gidiyorlar.

Dedik ya!. Onlar da birer insan.  

Sözü, büyük bilge Nasreddin Hoca’nın konuya uygun bir fıkrasıyla bitirelim.

Nasreddin Hoca bir gün yolda yürürken lâmbaya çarpmış. Lâmbanın içinden bir cin çıkmış ve hocaya şöyle demiş :

__ “ Dile benden ne dilersen.

Büyük bilge Nasreddin Hoca da:

__ “ Özür dilerim ! “ demiş.

Her türlü şiddetten ırak, sağlıklı günler dilerim.




Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *